13. Hukuk Dairesi 2016/17451 E. , 2018/8125 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ile davalı ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı kardeş olduklarını, diğer davalı şirketlerin ise davalıya ait olduğunu, kendisi adına kayıtlı taşınmazına davalıların dava dışı ... Bira ve ... Pazarlama A.Ş"ye doğmuş ve doğacak borçlarına karşılık olarak davalılar lehine ipotek tesis edildiğini, davacının 3.şahıs şirkete borcu bulunmadığını, davalıların dava dışı ... Bira ve ... Pazarlama A.Ş."ye olan borçlarını ödememeleri nedeniyle taşınmazının satışa çıkarıldığını ileri sürerek; taşınmazın keşif tarihindeki rayiç bedelinin tespiti ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, mahkemece bu konuda karar verilmediği takdirde taşınmazın icradan satış yapılan tarihteki rayiç bedelinin satış tarihinden itibaren en yüksek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacı ile birlikte çalıştığı dönemde iş yerinde çalışan bir işçinin alacağı sebebiyle açılan iş davası sonucunda mahkemece tazminata hükmedildiğini ve bu kararla tazminatın büyük bölümünden davacının sorumlu tutulmasına rağmen çeşitli tarihlerde 31.000,00 ve 42.186,00 TL ödeme yaptığını, ayrıca 52.500,00 TL bedelli senet verdiğini, davacı adına yapılan bu ödemeler için takas mahsup talebinde bulunduğunu, davaya esas teşkil eden icra ve talimat dosyalarının borçlusunun diğer davalı ... Restoran şirketi olduğunu savunarak davanın reddini dilemiş, ıslah dilekçesinde alacağın zaman aşımına uğradığı itirazında bulunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 176.000,00 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK) hükmün kapsamı başlıklı 297/2. maddesinde; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. " düzenlenmesine yer verilmiştir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, davalının takas mahsup talebi bakımından hüküm kısmında bir değerlendirme yapılmadığı, böylelilikle az yukarıda değinilen düzenlemelere aykırılılık oluşturulduğu görülmektedir. Karar bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacı ve davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davacı ve davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 29,20 harcın istek halinde davacıya, 3.005,64 TL harcın davalı ..."e iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, gününde oybirliğiyle karar verildi.