Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2019/1408
Karar No: 2021/3748
Karar Tarihi: 09.09.2021

Danıştay 8. Daire 2019/1408 Esas 2021/3748 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/1408
Karar No : 2021/3748

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …

Diğer Davalı : … Genel Müdürlüğü - …
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davacı) : … Sigorta Anonim Şirketi
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı şirket tarafından, 01.11.2011 tarihinde Diyarbakır İli , … İlçesi, .. Köyü, … Mezrasında … plakalı aracın geçirdiği trafik kazası neticesinde bir öğrencinin vefat etmesi nedeniyle ödenen 74.257,11-TL'lik miktarın (24/05/2018 tarihli ıslah dilekçesine istinaden) 16.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini ve tazminat başvurusunun reddine dair Karayolları Genel Müdürlüğü ... Bölge Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi … tarih, E…., K:… sayılı kararıyla davanın görev yönünden reddine karar vermiş; bu karar temyiz incelemesi sonucu Danıştay Onbeşinci Dairesinin 09/09/2014 tarih, E:2014/4614, K:2014/5952 sayılı kararıyla bozulmuş; Mahkemenin davanın görev yönünden reddi yolundaki … tarih, E:…, K:… sayılı ısrar kararının da Danıştay İdari Dava Dairelerinin 09/11/2015 tarih, E:2015/2823, K:2015/4024 sayılı kararıyla uyuşmazlığın çözümünün idari yargının görevinde bulunduğu gerekçesiyle bozulması üzerine işin esası İdare Mahkemesince incelenmiştir.
İdare Mahkemesince; kazanın meydana geldiği Diyarbakır İli , … İlçesi, … Köyü, … Mezrası köy yolunun Karayolları Genel Müdürlüğü'nün yapım ve bakım sorumluluğunun bulunduğu yollardan olmadığı, bu sebeple bu idare yönünden tazmin isteminin ve işlemin iptali isteminin reddine; … tarih ve … sayılı Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı bilirkişi raporunda, sürücü M.B'nin sevk ve idaresindeki minibüs ile meskun mahal dışında gündüz vakti seyri sırasında kazanın meydana geldiği, gevşek malzeme (mıcır) bulunan ve bu tehlikeli duruma ait uyarıcı işaretleme yapılmayan yol bölümünde, yol sathındaki gevşek malzeme sebebiyle M.B'nin direksiyon hakimiyetini kaybederek, sağ tarafından yol dışı kalması sonucu meydana gelen olayda, mahal ve yol durumu uygun olmayan tedbirsiz seyri nedeniyle kusurlu olduğu; yolun bakım, işletim ve denetiminden sorumlu kuruluşun (Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı) yolda seyir güvenliğini sağlaması gerekirken, buna riayet etmediği, yol üzerinde bulunan gevşek malzeme sebebiyle yolun yapısını trafik seyir güvenliğini sağlayacak durumda bulundurmadığı, sürücülerin önlem alabilmesi için uyarıcı gerekli işaretlemeleri yapmamış olmakla seyir güvenliğinin sağlanmadığı yolda meydana gelen olayda görev ihmali ile kusurlu olduğunun belirtildiği, sürücü M.B' nin %10 oranında; yolun bakım, işletim ve denetiminden sorumlu kuruluşun (Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı) %90 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, davacı şirket tarafından 24.05.2018 tarihli dilekçe ile dava konusu değerin 33.000,00-TL artırılarak toplamda 74.257,11-TL maddi tazminatın ödenmesinin istenildiği, Adli Tıp Kurumu'nca belirlenen %90 kusur oranı ve ıslah dilekçesi dikkate alınarak davacıya ödenmesi gereken toplam 74.257,11-TL' lik tazminattan; davanın açılması sırasında talep edilen 41.257,11-TL tazminata, davalı Büyükşehir Belediyesine dava dilekçesinin tebliğ edildiği 25.07.2017 tarihinden, ıslah dilekçesi ile talep edilen kısma (33.000,00-TL) yönelik olarak ise ıslah dilekçesinin davalı Büyükşehir Belediyesine tebliğ edildiği tarihten (29.05.2018) itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Anılan karar davalı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 01.11.2011 tarihinde Diyarbakır İli, … İlçesi, … Köyü, … Mezrasında … plakalı okul taşıma aracı olan minibüsün geçirdiği trafik kazası neticesinde minibüste bulunan öğrenci S.S' nin vefat ettiği; kaza tutanağında, kazanın oluşumunda araç sürücüsü M.B' nin KTK 52/1-b maddesini ihlal ettiği, ayrıca yol boyunca gevşek malzeme ve mucurun mevcut olduğunun ifade edildiği, davacının kaza yapan aracın sigorta şirketi olması sebebiyle davacı aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davada; Mahkemenin E:…, K:… sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verildiği ve ölenin mirasçılarına davacı tarafından 16.01.2013 tarihinde 69.367,00-TL ödeme yapıldığı (... İcra Dairesi'nin … sayılı dosyasında), öte yandan davacı şirket tarafından dava öncesinde 06.02.2012 tarihinde 13.147,21-TL ödemenin de ölenin yakınlarının vekili sıfatıyla hareket eden …'na yapılmış olduğu, olayda davalı idarelerin %50 oranında kusurlu bulunduğu ileri sürülerek toplam zararın yarısı olan 41.257,11-TL'nin tazmini istemiyle 27.12.2013 tarihinde bakılan davanın açıldığı, İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 09.11.2015 tarih ve E:2015/2823, K:2015/4024 sayılı kararıyla İdare Mahkemesi'nin görev yönünden ret kararında ısrar edilmesine ilişkin kararının bozulduğu, bozma sonrası dosyanın … esasına kaydedildiği, … tarih, … sayılı kararla da merciine tevdi kararı verildiği, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı yazısıyla başvurunun reddedildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 13. maddesinde; "İdari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka süretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gereklidir. Bu isteklerin kısmen veya tamamen reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren, dava süresi içinde dava açılabilir." hükmüne; 15. maddesinde, "Dilekçelerin görevli mercie tevdii halinde, Danıştaya veya ilgili mahkemeye başvurma tarihi, merciine başvurma tarihi olarak kabul edilir." hükmüne yer verilmiştir.
Uyuşmazlıkta, davacı sigorta şirketi tarafından 06.02.2012 tarihinde ölenin yakınlarına yapılan 13.147,21-TL tutarındaki ödemenin, davalı idareden talep edilebilmesi için ödemeden 1 yıl içinde davalı idareye başvurulması ya da davalı idare aleyhine dava açılması gerekmekte olup, davacı şirket tarafından 27.12.2013 tarihinde açılan davada, talep edilen ve davalı idarenin %90 kusuruna karşılık gelen 11.832,49-TL miktarındaki kısım yönünden süre aşımı bulunduğu anlaşıldığından, davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi suretiyle verilen kararın bu kısmında hukuki isabet bulunmamıştır.
Davacı şirket tarafından, meydana gelen kazadan sonra kazayı yapan aracı sigortalayan şirket sıfatıyla ölenin yakınlarına 06.02.2012 tarihinde 13.147,21-TL tutarında bir ödeme yapılmış olup, ödenen bu miktarın meydana gelen zararı karşılamakta yetersiz olduğu belirtilerek mirasçılar tarafından sigorta şirketi aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde maddi tazminat davası açıldığı, anılan Mahkeme'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla toplam 50.656,50-TL'nin mirasçılara ödenmesine karar verildiği, kararın taraflarca temyiz edilmediği, 07.01.2013 tarihinde ölenin mirasçıları tarafından sigorta şirketi aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığı, sigorta şirketi tarafından içerisinde vekalet ücretleri, diğer yargılama giderleri, ilamlı icra takibi masrafları ve yasal faiz de dahil olacak şekilde toplamda 69.367,00-TL tutarında ödeme yapıldığı görülmektedir.
Olayda, davacı sigorta şirketi tarafından icra dosyasına ödenen 69.367,00-TL'nin davalı idarenin kusuru oranında tazmin edilmesi istenmiş ise de; adli yargı yerinde, meydana gelen zararın 50.656,50-TL olarak belirlendiği ve hüküm altına alındığı, bu zararın önceden ödenen 13.147,21-TL düşülerek bulunduğu anlaşılmakta olup, davacı sigorta şirketi tarafından ölenin mirasçılarının uğradığı zararın eksper aracılığıyla doğru bir biçimde hesaplanamaması nedeniyle adli yargıda dava açıldığı dikkate alındığında, davacı sigorta şirketinin kendi kusurlu davranışıyla adli yargıda dava açılmasına sebebiyet verdiği ve bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesi'nce hükmedilen alacak miktarı dışında icra takibi dosyasına ödemek zorunda kaldığı miktarın tazminini davalı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan talep edemeyeceği sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesi'nce 50.656,50-TL alacak bedeli üzerinden davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın kusuru oranında hesaplanarak bulunacak tazminat miktarının ödenmesine karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 09/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi