10. Hukuk Dairesi 2013/11511 E. , 2014/8175 K.
"İçtihat Metni"
Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, 6111 sayılı Yasa uyarınca yapılan 25.05.2011 tarihli yapılandırmaya ilişkin belgelerden tarafların Mahkeme dışında sulh oldukları anlaşıldığından taraflar arasındaki yapılandırmaya ilişkin sulhün onaylanarak karar altına alınmasına karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-6111 sayılı Kanunun 17. maddesinin yirmialtıncı fıkrasında. "işverenlerin ve üçüncü şahısların, 5510 sayılı Kanunun 14 üncü, 21 inci, 23 üncü, 39 uncu ve 76 ıncı maddeleri, 506 sayılı Kanunun mülga 10 uncu, 26 nci, 27 nci ve 28 inci maddeleri, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü maddesi ve 5434 sayılı Kanunun mülga 129 uncu maddesi gereğince iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle ödemekle yükümlü bulundukları her türlü borçları ile bu borçlara kanuni faiz uygulanan sürenin başlangıcından bu Kanunun yayımlandığı tarihe kadar geçen süre için aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde bu borçlara uygulanan kanuni faizin tahsilinden vazgeçilir." hükmü yer almaktadır.
Bu düzenleme uyarınca, iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle açılan rücuan alacak davaları sonucunda verilen mahkeme kararları ile belirlenen ve ödemekle yükümlü bulunulan borçlar için yapılandırma başvurusunda bulunulması halinde, 6111 sayılı Kanuna göre ödenecek toplam tutar hesaplanacak; süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksitlerin ./..
-2-
belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde ise bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir.
Bununla birlikte, anılan madde kapsamında bulunan Kurum alacağının tahsili amacıyla açılan rucü davalarının yargılama sürecinde, 6111 sayılı Yasadan yararlanmak için Kuruma başvuruyu engelleyen bir düzenleme de bulunmamaktadır.
Dosya kapsamına göre; davalının 6111 sayılı yasa kapsamında borçların yapılandırılması için 27.5.2011 tarihinde Kuruma başvurduğu, 18 taksit halinde borcun yapılandırıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen yasal ve maddi olgular gözetilerek, dava konusu borcun 6111 Sayılı Yasa uyarınca yapılandırıldığı ve davanın konusuz kaldığı gözetilmeksizin, HMK’nun 313. vd. maddeleri uyarınca, vekaletnamesinde sulhe ilişkin özel yetki bulunmayan davacı avukatının talebine istinaden, tarafların Mahkeme dışında sulh olduklarından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Kanunun temyize dair hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Hüküm fıkrasının 1. bendinin silinerek yerine " 1-)Dava konusu Kurum alacağı 6111 Sayılı Yasa kapsamında yapılandırıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.