Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekilinin icra takibine dayanak yaptığı belge, icra dosyasına talepname ekinde sunulduğu halde, bunun ödeme emriyle birlikte borçluya gönderilmediği anlaşılmıştır. İİK"nun 58/3.maddesi gereğince; alacak bir belgeye dayanmakta ise, belge aslının veya tasdik edilmiş örneğinin takip talebi anında icra dairesine verilmesi ve ayrıca HGK"nun 02.02.2000 tarih ve 2000/12-50 Esas ve 2000/47 Karar sayılı kararında da açıklandığı üzere, İİK"nun 61/1.maddesi 2.cümlesi gereğince de takip bir belgeye dayanıyorsa, belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi zorunludur.
Borçlunun yasal sürede icra dairesine itiraz etmiş olması, şikayet yoluyla icra mahkemesinden ödeme emrinin iptalini istemesine engel teşkil etmez. Zira, hakkında yeniden ödeme emri tebliği gerekeceğinden, yukarıda özetlenen talepte bulunmasında hukuki yararı vardır. O halde, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hukuki yarar bulunmadığından bahisle şikayetin reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.