6. Ceza Dairesi 2018/1945 E. , 2019/5607 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, tefecilik, tefecilik suçuna yardım etmek, suç eşyasının satın alınması ve kabul edilmesi, kullanmak için uyuşturucu bulundurmak ve içmek, fuhuşa
teşvik etmek
HÜKÜM : Mahkumiyet, zamanaşımı nedeniyle düşme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Mağdur ...’in soyadının gerekçeli kararın hüküm kısmında “...” olarak yazılması, yerinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilip,
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında mağdur ...’a yönelik tefecilik suçundan cezalandırılmaları için iddianame düzenlendiği halde, söz konusu suç için hüküm kurulmamış ise de, dava zamanaşımı süresi içinde her zaman mahkemesinden bir karar alınması mümkün görülmüştür.
I-Sanık ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak ve içmek suçundan verilen hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık ... hakkında 5271 sayılı CMK’nin 231/5. maddesi uyarınca kurulan “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin kararın, aynı Yasa maddesinin 12. fıkrası uyarınca temyizi olanaklı olmayıp itirazı olanaklı kararlardan olması nedeniyle ve 5271 sayılı CMK"nin 264/1. maddesi uyarınca, sanık savunmanı yönünden yasa yolu ile merciinde yanılmanın yasa yoluna başvuru hakkını ortadan kaldırmayacağından, aynı maddenin 2. fıkrasına göre itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere, dosyanın incelenmeden mahalline İADESİNE,
II- Sanık ... hakkında mağdurlar ..., ..., ..., ... ve ..."e karşı tefecilik suçundan zamanaşımı nedeniyle verilen düşme kararlarının temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, katılan hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
III- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında tefecilik suçuna yardım etmek; sanık ... hakkında mağdur ...’a (...) karşı fuhuşa teşvik etmek; sanık ... Altun hakkında suç eşyasının satın alınması ve kabul edilmesi suçlarından kurulan mahkumiyet, sanıklar ... ve ... hakkında ise tefecilik suçundan verilen beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;
a) Sanıklar ... ve ...’a isnat olunan tefecililik suçu için cezanın üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e maddesinde belirtilen 8 yıllık olağan zamanaşımına tabi olduğu, haklarında verilen beraat kararının zamanaşımını kesmeyeceği ancak; sanıkların mahkeme sorgularının yapıldığı 06.11.2008 ve 02.02.2009 tarihinden inceleme tarihine kadar,
b) Sanıklar ..., ... ve ...’a yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nin 241/1. maddesine uyan suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 66/1-e, ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık uzamış zamanaşımı süresinin, suçların işlendiği Aralık 2006, Mayıs 2007 tarihlerinden inceleme tarihine kadar;
c) Sanık ...’un suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan eylemine uyan TCK"nin 165/1 ve 31/3. maddelerinde öngörülen cezanın üst sınırına göre, aynı Kanunun 66/1-e, 66/2 ve 67/3-4. maddeleri uyarınca hesaplanan 7 yıl 12 aylık dava zamanaşımının, suçun işlendiği günden inceleme tarihine kadar;
d) Sanık ...’a yüklenen 5237 sayılı TCK"nin 227/2. maddesi kapsamındaki suç için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre aynı Yasanın 66/1-e, ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık uzamış zamanaşımı süresinin suçun işlendiği tarihden inceleme tarihine kadar; yukarıda adı geçen suçlar ve sanıklar yönünden zamanaşımı gerçekleştiğinin anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... savunmanları ile katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... hakkında tefecilik; sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi; sanık ... hakkında fuhuşa teşvik etme suçlarından açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
IV- Sanık ... hakkında Aralık 2007 tarihine kadar süren tefecilik; Sanıklar ..., ... ve ... hakkında mağdur ...’ye yönelik yağma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Mağdur ...’nin arkadaşı ... ile birlikte eğlenmek için olay günü saat 14.00 sularında Torbalı ilçesinde bulunan ... ... istasyonunda sanıklar ...’la buluşup istasyondaki kapalı mekanın üst katına geçtikleri, bu sırada ...’ın başka bir bayanla benzinlikten ayrıldığı, mağdur ...’nin sanık ...’la birlikte olduktan sonra aşağı kata indiklerinde sanık ...’in mağdur ...’ye yumruk atıp elini ceketinin cebine attığı, mağdur ...’ın direnmesi üzerine sanık ...’ın araçtan aldığı bıçakla mağdur ...’a vuracağı sırada benzinlik çalışanı ... ve onun arkadaşı tanık ...’un sanık ...’ı tutup kavgayı ayırdıkları, sanıklar ...’ın araçlarıyla benzinlikten ayrılıp bir süre sonra yanlarında suç arkadaşları olan bir erkek şahısla dönüp benzinlikte arkadaşı ...’ı bekleyen mağdur ...’ye saldırıp üzerinde bulunan bir miktar parasını alarak olay yerinden, geldikleri araçla kaçtıkları, ... ve ...’un da olaydan sonra benzinlikten ayrılması ile tek başına kalan mağdur ...’nin arkadaşı Yasin’in gelmesinden sonra ilçe jandarma karokoluna giderek şikayetçi olduğu;
Olayın faillerinin yakalanmaları için ... Karayolu üzerindeki Marlboro Fabrikası karşısındaki 42 nolu evde yapılan aramada, ..., ... ve ... yakalanıp mağdura gösterildiğinde 23.10.2007 günlü yüzleştirme tutanığına göre “Mağdurun adı geçen bu şahısların olayın faili olmadığını” belirttiği, 17.02.2008 günlü Teşhis Tutanağında ise; mağdur ...’ye soruşturma kapsamında göz altına alınan 17 şahsın önden ve yandan resimleri gösterildiğinde sanık ...’ü olayın kadın faili, ...’ü getiren ve onunla birlikte hareket edip kendisine saldıran şahsın ..., sanık ... ... ve ...’ın ikinci kez benzinliğe geldiklerinde yanlarında bulunan ve onlarla birlikte ortak hareket edip kendisini darp edenin ... olduğunu açıkladığı,
Tanık ... ve hakkında beraat kararı verilen ... ise, olayı doğrulayıp tarihsiz teşhis tutanaklarına göre, sanıklar ..., ..., ...’in de bulunduğu 19 kişiye ait resimler içinden sanık ...’ü ve sanık ...’yı teşhis ettikleri, ... (...) 19.02.2008 tarihli kolluk anlatımında; “Geçen yıl Ekim ayının sonuda, ... ile ... çalışmak için, ... yoluna ...’in arabası olan 131 Murat ile çıktılar ve o benzinliğe doğru gideceklerini söylediler, aradan bir iki saat geçtikten sonra ... yolundaki eve ...’in yanına geldiler, ama evde ben ve ... vardı. ... ve ..., ...’a adam ile tartıştıklarını anlattılar daha sonra ..., ... ve ..., ... İstasyonu"na gittiler. İstasyondaki adama tekrar ... saldırarak tartışmışlar ancak olaya ... katılmamış, arkadaşı olduğu için ayırmaya çalışmış, bu olaydan sonra eve geri geldiler. ... biraz hırpalanmış bir haldeydi ve ... cebinden yaklaşık bildiğim kadarı ile 400 YTL para çıkardı ve adamdan alabildiğimiz para bu biz birkaç gün ortalarda görünmeyeceğiz dedi ve geldikleri arabayı evin arkasına sakladı, daha sonra arabayı gelip geri aldılar, arabayı ancak bir daha nereye bıraktıklarını bilmiyorum” şeklinde açıklamada bulunduğu,
Hakkında beraat kararı verilen ... 19.02.2008 günlü kolluk anlatımında ise “...Zamanını tam olarak hatırlamıyorum. Ben ... yolu üzerindeki hayat kadınlarının kaldığı evdeydim. Evde bizden başka İnci kod isimli ..., ..., ... ve ...’le birlikte kalıyorduk. Sabah 131 Murat olarak markasını tahmin ettiğim parlak metalik gri renkli ...’in arabasına ... kendisi ve ... binerek sabah fuhuş amaçlı işe çıktılar. Öğlen saatlerinde yanlış hatırlamıyorsam 13.00-14.00 saatleri arasında ... arabayla eve geldiler. ... bana telaşlı telaşlı ‘...’ı ablası aldı, adam sarhoş, biz orada tartıştık adamın hakkından gelemedik adama gücümüz yetmedi.’ bana ‘Gel bize yardım et’ dediler. Ben gönüllü değildim ancak fazla ısrar ettikleri için arabaya bindim, yıkılmış bir benzin istasyonuna gittik. Bahsettikleri adam benzinliğin önünde elinde telefon bekliyordu. Arabayı ... kullanıyordu. Arabayı adamın biraz ilerisine durdurdu. Aniden ... adama durduk yere saldırdılar. Bende ayırmak amacıyla aralarına girdim. Ancak yaşlı adam benim yakamı tuttu beni salmıyordu. Bende ellerini ittirdim. Kendisinin beni bırakması için sadece ellerine vurdum. Bu arada ... adamı yere yıktı adamı ters çevirmeye çalışıyordu. Bu arada ...’a ‘Arka ceplerine bak’ diyordu. ... da baktı herhalde parayı alsa gerek ‘Artık bırakın gidelim’ dedi. Adam hala benim yakama yapışmış bırakmıyordu. Kazağımı tutmuştu. Bende kazağımı çıkarttım ve öyle kurtuldum hep birlikte ... gidelim artık dedikten sonra arabaya binerek oradan kaçtık ve eve geldik arabada eve gelirken bana biz onda çok para olduğunu gördük bu nedenle almak için gittik benim yanımda, 400 YTL ... cebinden para çıkardı, paranın tamamı bu dedi ve bana da al sende harçlık yap diye 50 YTL verdi. Ben istemem dedimse de ısrarla verdi. Ben kendilerine beni neden böyle bir işe yalan konuşarak götürdünüz böyle söyleseydiniz ben gelmezdim dedim kendilerine, şahıstan tam olarak ne kadar para aldıklarını bilmiyorum. Belki de beni para isteyecek diye bana az para göstermiş olabilirler. Olay bundan ibarettir. Olaydan sonra ... ‘Biz buradan uzaklaşacağız’ dediler ve üç dört gün kendilerini görmedim” şeklinde açıklamada bulunarak tanık ...’ün beyanını bu yönde doğruladığı,
Örgüt soruşturması kapsamında ifadesi alınan ..., ..., ... ve ...’un anlatımlarına göre, olay yerinde arkadaşını bekleyen mağdur ...’nin yanına ikinci kez gelen faillerin içerisinde ""...’un"" bulunduğunun anlaşılması üzerine, ortaya çıkan duraksamanın giderilmesi için mağdur ...’ye yaptırılan yeni bir teşhis işleminde “İkinci sefer gelen şahsın ise ...” olarak teşhis edildiği, ancak bahsi geçen bu tutanağın Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde dosya içerisinde bulundurulmadığı,
İddianamenin 19. sayfasında ise, mağdur ...’ye yaptırılan ikinci kez teşhiste “... ile ... isimli şahsı benzettiğini ve kendisini ...’nın darp ederek gasp ettiğini, ikinci sefer gelen şahsın ise Kahraman olduğunu” açıklamış olup gerekçeli kararda bu hususa atıfta bulunularak hüküm kurulduğu, kovuşturma aşamasında ise yüzleştirme işleminin yapılmadığı,
Sanık ...’in ise, tüm aşamalarda üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca;
Tamamı sözlü yargılamadan oluşan dosyada, olaydan hemen sonra, 23.10.2007 günü yapılan yüzleştirme işleminde sanık ...’i teşhis edemeyen mağdur ...’nin, aşamalarda suçun failine yönelik değişerek gelişen beyanları arasındaki açık aykırılıklar giderilmeden, iddianamenin 19. safyasında belirtilen hangi koşullarda oluşturulduğu anlaşılamayan ve gerekçeli kararda bu hususa atıfta bulunarak hükme dayanak oluşturulan teşhis tutanağının ise Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde dosya içerisinde bulundurulmadan, sanık ...’in savunması ve bunu doğrulayan tanıklar ..., ..., ... ve hakkında beraat kararı verilen sanık ...’un açık anlatımlarına hangi nedenle itibar edilmediği açıklanmadan ve birini diğerine üstün kılan nedenler denetime olanak verecek şekilde karar yerinde gösterilmeden, eksik tahkikatla yetinilerek yerinde ve yeterli olayan gerekçe ile sanık ... hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Sanık ... ve savunmanının mütalaanın sunulduğu ve hükmün açıklandığı karar oturumunda hazır bulundurulmayarak, yokluğunda ve mütaalaya karşı diyecekleri sorulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK"nin 150/3, 188, 196. maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
3) Yukarıda belirtilen (1-2) numaralı bozma ilamındaki eksiklik giderildikten sonra, bağlantılı davanın faili sanık ... ile ilgili hukuki durumumun yeniden takdiri zorunluluğu;
4) Sanık ... hakkında tefecilik suçundan hüküm kurulurken, 5237 sayılı TCK"nin 241/1. maddesinde ""Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır"" hükmü karşısında, sanık hakkında hapis cezası ile birlikte adli para cezasına hükmolunmaması,
5) Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan Hazine lehine karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. madde ve fıkrası uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
6) Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve Esas 2014/140; Karar 2015/85 sayılı kararının Resmi Gazete"nin 24/11/2015 tarih ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nin 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan Hazine vekili, sanıklar ..., ..., ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, sanıklar ... ve ... yönünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle kısmen isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.