Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5688
Karar No: 2019/1875
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/5688 Esas 2019/1875 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, miras kalan paylarını babalarının eşi aracılığıyla muvazaalı biçimde temlik ederek mal kaçırdığını ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar bu iddiayı reddetmiştir. Mahkeme, davalıların iyiniyetli olduğunu ve pay kalmadığını belirterek davanın reddine karar vermiştir. Ancak, yargılama yapılmadan yazılı bir şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Miris muvazaasına dayalı uyuşmazlıkların çözüme ulaştırılabilmesi için gerçek iradenin ortaya çıkarılması gerektiğinden konunun daha detaylı bir şekilde ele alınması gerekmektedir. Hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 1023. Maddesi, 1086 sayılı HUMK'un 428. Maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2016/5688 E.  ,  2019/1875 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan babaları ..."ın dava konusu taşınmazlardaki paylarını kendilerinden mal kaçırmak amacıyla davalı 2. eşi ..."e muvazaalı biçimde temlik ettiğini, anılan payların 203 ada 5 nolu imar parselinde 136/528 paya dönüştüğünü ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini istemişler; çekişmeli payın kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenici ..."e devredilmesi üzerine birleşen davayı açmışlardır.
    Davalı ..., taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuş; birleşen davanın davalısı ... ise, olaylarla bir ilgisi olmadığını, çekişmeli payın kendisine devrinin kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığını, davanın husumetten ya da esastan reddi gerektiğini bildirmiştir.
    Mahkemece, davalı ... üzerinde pay kalmadığı, kayıt maliki konumunda olan davalı ..."in de iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Getirtilen kayıt ve belgelerden, dava konusu 7 ada 591, 592, 593, 594, 595, 596, 597 ve 598 nolu parsellerin 247/24640"ar payı mirasbırakan ... adına kayıtlı iken, mirasbırakanın bu paylarının tamamını 07.05.1991 tarihli resmi akitte ikinci eşi ..."a satış yoluyla devrettiği; anılan parsellerin 2004 yılında imar uygulamasına tabi tutulduğu ve davalı ..."in 136/528 payının bulunduğu 203 ada 5 nolu imar parselinin oluştuğu; davalı ..."in bu taşınmazdaki payını, birleşen davanın davalısı yüklenici ... ile yaptığı 10.10.2012 tarihli "Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" uyarınca 23.10.2012 tarihinde satış suretiyle ..."a temlik ettiği; inşaat sözleşmesine göre ..."e bir daire verilmesinin kararlaştırıldığı; aşamada da, taşınmazda inşa edilen apartmanda kat irtifakı kurulduğu ve sözleşmeye göre ..."e isabet eden zemin kat 5 nolu bağımsız bölümün yüklenici ... adına tescil edildiği ancak henüz ..."e aktarılmamış olduğu görülmektedir.
    Hemen belirtilmelidir ki, arsa payı karşılığı kat karşılığı inşaat sözleşmeleri mülkiyeti devir borcu yüklediğinden, birleşen davanın davalısı yüklenici ..."un sözleşmeye göre davalı ..."a isabet eden zemin kat 5 nolu bağımsız bölümün mülkiyetini ..."e devretme yükümlülüğü altında bulunduğu, anılan bağımsız bölümün kayden üzerinde görünen mülkiyetini ... adına şeklen elinde tuttuğu kuşkusuzdur. O halde, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca şeklen malik görünen ..."un Türk Medeni Kanunu"nun 1023. maddesi kapsamında iyiniyetli olarak değerlendirilmesine olanak yoktur.
    Diğer taraftan, muris muvazaasına dayalı uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün, diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de, Ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı hususlarının araştırılmasında ve satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Hal böyle olunca, yukarıda belirlenen olguların değinilen ilkeler çerçevesinde değerlendirilmesi; mirasbırakanın, ikinci eşi olan davalı ..."a yapmış olduğu temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.
    Davacıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi