15. Hukuk Dairesi 2016/2294 E. , 2017/1355 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 30.06.2015 gün ve 2014/616-2015/480 sayılı hükmü onayan Dairemizin 21.01.2016 gün ve 2015/4997-2016/331 sayılı ilâmı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan 29.535,00 TL bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı, icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, yerel mahkemece davanın 2.151,40 TL üzerinden kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin; 2013/4453 Esas, 2014/3869 Karar sayılı bozma ilâmıyla esastan bozulmuş, yerel mahkemece bozmaya uyularak ek rapor alındıktan sonra bu kez 1.284,00 TL üzerinden kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizce onanmıştır. Davacı vekilinin süresi içinde karar düzeltme talebinde bulunması nedeniyle yapılan incelemede:
1-Dosyadaki yazılara mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilâmında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddedilmiştir.
2-Davacı vekilinin diğer karar düzeltme taleplerinin incelenmesine gelince:
Taraflar arasında,davalıya ait evin bir kısım inşaat işlerinin yapımı hakkında sözlü eser sözleşmesi olduğu çekişmesizdir. Davacı 17.600,00 TL işçilik,13.300,00 TL malzeme, 4.635,00 TL mühendislik hizmeti toplamı 35.535,00 TL iş bedelinden ödenen 6.000,00 TL düşülerek, bakiye alacağı 29.535,00 TL için giriştiği icra takibine itirazın iptalini istemiş, davalı icra takibine itirazında iş bedelinin 17.000,00 TL olarak kararlaştırıldığını, davacıya 6.000,00 TL nakit, 8.000,00 TL yazılı belgeyle, 1.000,00 TL de damadı eliyle ödeme yaptığını, işin ayıplı yapıldığını belirtmiştir. Davacı 6.000,00 TL"lik ödemeyi kabul edip 8.000,00 TL"yi almadığını savunmuşsa da yazılı belgedeki imzanın eli ürünü olduğu adli tıp uzmanından alınan raporla saptanmıştır. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığından, üzerinde mutabakat bulunmayan imalat bedeli saptanırken yerel mahkemece, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı birim fiyatlarına göre hesap yapılan bilirkişi raporundaki 16.151,40 TL"den ödemeler düşülerek hüküm kurulmuştur. İlk karar davacı vekilince esastan, davalı vekilince de sadece yargı giderleri yönünden temyizi edilmiş, Dairemizce karar “işin bedeli sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesi gereğince yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre hesaplanmasından sonra, bulunacak miktardan
./..
s.2
15.H.D.
2016/2294
2017/1355
14.000,00 TL ödemenin mahsubu gerektiği, ayrıca yargı giderlerinin de kararda gösterilmemesinin doğru olmadığı” gerekçeleriyle bozulmuştur.
Mahkemece verilen ilk kararda davanın 2.151,40 TL üzerinden kısmen kabulüne ve bu miktar üzerinden itirazın iptaline karar verilmiş olup, davalı tarafça hüküm sadece yargılama giderleri yönünden temyiz edildiğinden, değerine hükmedilen alacak miktarı ile ilgili temyiz olmadığı gibi esas yönünden onama talebi de bulunduğundan, ilk kararda hükmedilen 2.151,40 TL bedel davalı iş sahibi yönünden kesinleşmiş, lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bozmadan sonra alınan bilirkişi raporuna göre gerçekleştirilen imalattan yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan miktar 1.284,00 TL hesaplanmış olmakla birlikte davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hak nedeniyle 2.151,40 TL üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken bu husus gözden kaçırılarak 1.284,00 TL üzerinden itirazın iptali kararı verilmesi doğru olmamıştır.Mahkeme kararının bu gerekçeyle bozulması gerekirken onandığı bu kez yapılan inceleme neticesinde anlaşıldığından karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin bozma kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer karar düzeltme talebinin kabulüne hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği karar düzeltme peşin ve temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 27.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.