8. Ceza Dairesi 2018/10934 E. , 2019/7002 K.
"İçtihat Metni" Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan suça sürüklenen çocuk... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Burhaniye Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 20.03.2018 tarihli ve 2017/4612 soruşturma, 2018/461 esas, 2018/366 sayılı iddianamenin iadesine dair Burhaniye 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.04.2018 tarihli ve 2018/139 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinin 15.05.2018 tarihli ve 2018/703 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Her ne kadar suça sürüklenen çocuk hakkında düzenlenen iddianamenin, hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen diğer şüpheli ..."ın beyanı doğrultusunda düzenlenmesinin yerinde olmadığı, suça konu alışverişin yapıldığı IP adresi ile alışverişi yapan kullanıcı kimlik ve adres bilgilerini içerir bilgilerin tespit edilmediği, hayatın olağan akışına aykırı olan soyut beyan nazara alınarak fevkalade hatalı değerlendirme ile iddianame tanzim edildiğinden bahisle iadesine karar verilmiş ise de;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 170. maddesinde, iddianamede bulunması gereken hususların neler olacağının gösterildiği, aynı Kanun"un 174/1.maddesinde ise iddianamenin hangi hâllerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, anılan Kanun’un 174/2. maddesinde suçun hukuki nitelendirilmesi sebebiyle iddianamenin iade edilemeyeceğinin düzenlendiği, yine söz konusu Kanun"un 170/2. maddesinde yer alan "Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler." hükmü uyarınca Cumhuriyet Savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukukî nitelendirilmesinin de Cumhuriyet Savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği gibi somut olayda, atılı suçun işlenmesi neticesinde alışverişe konu kargonun, hakkında ek takipsizlik kararı verilen şüpheli ... tarafından kendi imzası karşılığında alınması üzerine şüphelinin alınan ifadesinde, böyle bir olayın ilk defa başına geldiğini, Talha olarak bildiği ancak sonradan isminin suça sürüklenen çocuk... olduğunu öğrendiği şahsın kendisinden kargosunu almasını rica etmesi üzerine işyeri adresine kargonun gelmesini kabul ettiğini ve daha sonra suça sürüklenen çocuğun kargoyu kendisinden teslim aldığını beyan ettiği, bu beyandan sonra
Cumhuriyet Başsavcılığınca kişinin kendi adresini ve ailevi bilgilerini verip kendi imzası karşılığında suça konu eşyayı teslim almasının suç işleme kastıyla hareket edilmesi durumunda hayatın olağan akışına aykırı kalacağı gerekçesiyle bu şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verilerek, şüpheliye fotoğraf üzerinden suça sürüklenen çocuğun teşhisi yaptırıldıktan sonra atılı suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğine dair yeterli delil ve şüphenin elde edildiğinden bahisle iddianame düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, mevcut delillerin kamu davası açılması için yeterli olduğu, mahkemesince iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında toplanacak diğer deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15.10.2018 gün ve 2018/8567 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22.10.2018 gün ve KYB/2018-84563 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5271 sayılı CMK.nın 170/1. maddesinde soruşturma evresinin sonunda toplanan kanıtlardan suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşuyorsa Cumhuriyet Savcısının iddianameyi düzenleyeceği belirtilmiş, aynı Yasanın 174. maddesinde ise; “Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a) 170"nci maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b) Suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,
c) Ön ödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde ön ödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen, İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.
(2) Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez.
(3) En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır.
(4) Cumhuriyet Savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir. İlk kararda belirtilmeyen sebeplere dayanılarak yeniden iddianamenin iadesi yoluna gidilemez” düzenlemesi hüküm altına alınarak iddianamenin iade süreci ve hangi durumlarda iddianamenin iade edileceği belirtilmiştir. Şüphelinin ifadesinin alınmaması bu maddede sayılan iade
sebepleri arasında yer almamaktadır ancak, maddenin 1-b fıkrasında suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delilin toplanmaması iddianamenin iadesi sebebi olarak sayılmıştır.
Soruşturmaya konu olayda, 14.11.2017 günü müşteki ...’ın Garanti Bankasına ait kredi kartı ile bilgi ve rızası dışında Orpa Pazarlama ve Tekstil A.Ş isimli işyerinden 848 TL tutarında harcama yapıldığı, müşteki alışveriş detayına ilişkin SMS ‘in cep telefonuna gelmesiyle durumu fark ederek banka ile irtibata geçip kredi kartını iptal ettirdiği, dosyada mevcut Orpa Pazarlama isimli iş yerinden gelen cevabi yazı içeriğine göre ;siparişin hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verilen ... isimli kişi tarafından yapıldığı ancak sipariş edilen ürünler alıcı adresine gönderilmeyip 848 TL nin müştekiye ait karta iade edildiğinin bildirildiği, ...’nın Cumhuriyet Savcılığında şüpheli olarak alınan ifadesinde ise kız arkadaşının kardeşi olan ve hakkında iddianame düzenlenen Talha ismiyle tanıdığı...’ın “bana kargo gelecek gündüz evde kimse yok senin iş yeri adresini verebilir miyim” dediğini, kabul etmesi üzerine iş yerine gelen kargoyu teslim aldığını..."ın daha sonra gelerek kargo paketini kendisinden aldığını ,suçsuz olduğunu ifade ederek olay nedeniyle ...’ı suçlamış ve sırf bu beyana dayalı olarak suçlamaları kabul etmeyen ve...i tanımadığını beyan eden yaşı küçük... hakkında iddianame düzenlemiş ise de ;sipariş edilen ürünler müştekinin bildirimi üzerine ilgili firma tarafından alıcı adresine gönderilmediği, dolayısıyla bu olay nedeniyle ...’ya teslim edilen bir ürün bulunmadığından adı geçenin savunmasının somut olayla örtüşmediği gibi sipariş detayında alıcı olarak kendi isminin yazılı bulunduğu dikkate alınarak ; ... hakkında ...’nın soyut iddiası dışında iddianame düzenlenmesine yeterli delil bulunmadığı, harcama işleminin yapıldığı IP adresinin kime ait olduğu ve...’ın...ile bağlantısının bulunup bulunmadığı araştırılıp sonucuna göre ilgili kişi hakkında dava açılması gerektiği anlaşıldığından; suçun sübutuna etki edeceği mutlak delil niteliğindeki deliller toplanmadan eksik soruşturma ile CMK.nın 174/1-b maddesine muhalefet edilerek düzenlenen iddianamenin iadesine karar verilmesi ve bu karara yönelik itirazın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunduğundan ;
Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen ihbarname içeriği açıklanan nedenlerle yerinde görülmediğinden kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 16.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.