4. Ceza Dairesi Esas No: 2015/26614 Karar No: 2020/927 Karar Tarihi: 15.01.2020
Silahla tehdit - kasten yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2015/26614 Esas 2020/927 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, \"Silahla tehdit\" suçundan mahkumiyet hükmünü temyiz incelemesi sonucu yerinde bulmuştur. Ancak, kardeşe karşı \"kasten yaralama\" suçundan verilen cezanın temyiz edilemez olduğu sonucuna varılmıştır. Bunun yanı sıra, mahkeme dosyasına sunulan dilekçelerdeki iddiaların ve yalancı tanık kullanımının ortaya çıkması nedeniyle hüküm bozulmuştur. Bu nedenle, sanığın itirazı kabul edilerek kararın bozulması ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle belirtilmiştir: 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi ile 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Kardeşe karşı kasten yaralama eyleminden kurulan kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."in tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Silahla tehdit eyleminden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyize gelince, Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Hükümden sonra mahkemesine sunulan, mağdurlar... ve ... adına yazılı dilekçe içeriklerinde, "sanık ..."in üzerine atılı eylemleri gerçekleştirmediğini, yalan beyanda bulunduklarını ve yalancı tanık tutarak sanığın ceza almasını sağladıklarını" belirtmeleri karşısında; mağdurların ve tanık ..."ın duruşmaya yeniden çağrılıp yalan beyanda bulundukları takdirde cezai sorumluluklarının bulunduğuda hatırlatılarak, söz konusu dilekçeleri kabul edip etmediklerinin sorulmasından ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.