18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/22721 Karar No: 2016/5434 Karar Tarihi: 31.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/22721 Esas 2016/5434 Karar Sayılı İlamı
18. Hukuk Dairesi 2015/22721 E. , 2016/5434 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Dava dilekçesinde, küçük ..."un anne ve baba yönünden nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar asliye hukuk mahkemesine verdikleri dava dilekçesinde, kendilerinin nikahsız ilişkisinden doğan ..."un amcası ... ile eşi ..."in çocukları olarak nüfusa tescil edildiğini bildirerek ..."nin amcası üzerindeki kaydın iptali ile kendi nüfuslarına tescilini istemişler; davanın açıldığı asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi üzerine davaya aile mahkemesinde bakılarak ..."un babasının ..., annesinin ... olduğunun tespitine karar verilmiştir. 1-Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de anne yönünden bilindiği üzere çocukla ana arasındaki soybağı doğumla kurulduğundan yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. Bu nedenle, ..."nin mevcut hanedeki kaydının iptali ile annesinin ... olduğuna dair davanın tefrik edilerek asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi yerine yargılamaya devamla aile mahkemesinde esastan karar verilmesi doğru değildir. 2-Davacı ..."un açtığı davada çocuğun gerçek babası üzerine kayıt istemi ise anne ve baba arasında evlilik ilişkisi olmadığından baba yönünden soybağının düzeltilmesi davasıdır. Bilindiği üzere, çocukla baba arasındaki soybağı; ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur. Esasen soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da Af Kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Hal böyle olunca ... ile gerçek babası ... arasında soybağı kurulacağından bu haliyle davanın soybağı davası olarak nitelendirmesi gerekir. Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup aile mahkemelerinin görevi kapsamındadır. Bu bağlamda baba tarafından açılan davanın tanıma olarak değerlendirilerek çocuğun mevcut hanedeki kaydının iptalinin beklenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı kararın verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 31.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.