Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1929 Esas 2019/1844 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1929
Karar No: 2019/1844
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1929 Esas 2019/1844 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, mirasbırakanın davalıya bir bağımsız bölüm vasiyet ettiğini ve bunun saklı payının ihlali olduğunu iddia ederek dava açmıştır. Yerel mahkeme davayı reddetmiş, ancak istinaf sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi davacının haklı olduğunu, vasiyetnamenin mutlak tenkise tabi olduğunu ve davacının saklı payının ihlal edildiğinin saptandığını belirterek kararı bozmuştur. Ancak, değerin temyiz kesinlik sınırının altında olduğu için davalının temyiz dilekçesi reddedilmiştir. Mahkeme kararında, sabit tenkis oranının bulunduktan sonra dava konusu bağımsız bölümün karar tarihindeki veya en yakın tarihteki değeri alınarak belirlenmesi ve bunun sabit tenkis oranıyla çarpılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 6100 sayılı HMK'nın 371/1-a maddesi ve 373/2. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
1. Hukuk Dairesi         2018/1929 E.  ,  2019/1844 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TENKİS

    Taraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, anılan kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından dava konusu vasiyetnamenin mutlak tenkise tabi olduğu ve alınan bilirkişi raporu ile davacının saklı payının ihlal edildiğinin saptandığı gerekçesiyle mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile 18.505,36 TL’nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin isteğin ise reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ile davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    - KARAR -

    Dava, ölüme bağlı tasarrufun ( vasiyetname ) tenkisi isteğine ilişkindir.
    Davacı, mirasbırakanı ...’nın maliki olduğu 957 ada 16 sayılı parseldeki 5 no’lu bağımsız bölümünü Nazilli 1. Noterliği’nin 30.01.2013 tarih ve 692 yevmiye no’lu vasiyetnamesi ile davalıya vasiyet ettiğini, anılan vasiyetname ile saklı payının ihlal edildiğini ileri sürerek, işlemin tenkisine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, mirasbırakanın her türlü ihtiyacı ile ilgilendiğini, baktığını, bu nedenle dava konusu bağımsız bölümün kendisine vasiyet edildiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, mirasbırakanın saklı payı etkisiz kılma amacı ile hareket ettiği iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, anılan kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından dava konusu vasiyetnamenin mutlak tenkise tabi olduğu ve alınan bilirkişi raporu ile davacının saklı payının ihlal edildiğinin saptandığı gerekçesiyle mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile 18.505,36 TL’nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin isteğin ise reddine karar verilmiştir.
    1- Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK"nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş aynı maddenin 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar " hükmüne yer verilmiş, 2017 yılı itibarıyla HMK" nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00.TL"lik kesinlik sınırı 41.530.00.TL olarak uygulanmaya başlamıştır.
    Somut olayda, bölge adliye mahkemesi tarafından davacının davasının kısmen kabulü ile 18.505,36 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, anılan karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; hükmedilen değerin 2017 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 41.530,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE.
    2- Vasiyetname mutlak tenkise tabi olup, mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile hareket edip etmediğinin sonuca etkili olmadığı, vasiyet edilen mal varlığı değerinin davacının saklı payını ne miktarda ihlal ettiğinin alınacak rapor ile saptanması gerektiği açıktır.
    Hükme esas alınan 18.05.2015 tarihli tenkis raporunda izlenen yol denetime elverişli ve ilkelere uygun olup, tespit edilen sabit tenkis oranında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Ne var ki, sabit tenkis oranı bulunduktan sonra dava konusu bağımsız bölümün karar tarihindeki ya da karar tarihine en yakın tarihteki değeri alınacak bilirkişi raporu ile tespit edilip, tespit edilen bu değere sabit tenkis oranının uygulanması ile belirlenen bedele hükmedilmesi gerekirken, çekişmeli bağımsız bölümün tercih tarihindeki değerine sabit tenkis oranının uygulanması ile neticeye gidilmesi hatalıdır.
    Hal böyle olunca, 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca süratle dava konusu bağımsız bölümün karar tarihindeki veya karar tarihine en yakın tarihteki rayice göre değerini gösterir rapor alınması ve belirlenecek bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nun 371/1-a maddesi gereğince ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK"nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcnı temyiz edene geri verilmesine 14.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.