9. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/5645 Karar No: 2013/11061 Karar Tarihi: 04.04.2013
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2013/5645 Esas 2013/11061 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2013/5645 E. , 2013/11061 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, fark kıdem tazminatı, fark ihbar tazminatı, boşta geçen süre ücreti alacağı ile icra takibi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, asıl davayı kısmen, birleşen davayı kabul etmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, işçi işe iade sonrasında bir ay kadar çalışmasının ardından 7.2.2008 tarihli dilekçesi ile iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini bildirmiş ve açmış olduğu bu davada kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı fark alacakları isteği ile birleştirilen dosyada ise boşta geçen süre ücretinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali talebinde bulunmuştur. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davacının fesih yazısında sözü edilen hususların doğru olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, ibra belgesi ile ödenen miktarların düşülmesi suretiyle belirlenen miktarlara göre ve davacının 4857 sayılı yasanın 24/II-e maddesi gereğince iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği de dikkate alınarak açılan asıl davanın kısmen kabulüne, fark kıdem tazminatı ile boşta geçen süre ücreti farkının davalıdan tahsiline, davacının kendi haklı feshi nedeniyle ihbar tazminatına hak kazanamayacağından bu talebinin reddine ve sonuç olarak birleşen davanın kabulü ile davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacı taraf bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında 28.07.2011 tarihinde ıslah dilekçesi vererek dava konusunu arttırmış ve mahkemece arttırılan miktarlar üzerinden hüküm tesis edilmiştir. Davacının talebi kıdem tazminatı talebine yönelik olup, yapılacak iş şekli bir hesaplama ve hüküm kurmaktan ibaret olup tahkikat aşamasının sona erdiği açıktır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 177 (1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 84.) maddesinde belirtildiği üzere ıslah tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. Mahkemece tahkikat aşamasının tamamlanmasının ve karar verilmesinin ardından verilen bozma kararı üzerine ıslah yapılması mümkün değildir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1948 gün ve 10/3 sayılı kararında da ifade edildiği üzere Yargıtay bozma kararından sonra ıslah yapılamaz. Mahkemece yazılı gerekçeyle Dairemizin 23.11.2010 tarih ve 2008/40921 Esas 2010/34196 Karar sayılı bozma kararından sonra ıslah yoluyla artırılan miktarların hüküm altına alınması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.