Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/1756
Karar No: 2021/1463
Karar Tarihi: 13.09.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/1756 Esas 2021/1463 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1756
Karar No : 2021/1463

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
DİĞER DAVALI : ... Bakanlığı
VEKİLİ : ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...

İSTEMİN_KONUSU : Danıştay Onikinci Dairesinin 13/11/2019 tarih ve E:2016/4648, K:2019/8669 sayılı kararına karşı, davalı idarelerden Emniyet Genel Müdürlüğü avukatlık ücreti yönünden temyiz isteminde bulunmakta ve kararın bozulmasını istemektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Polis Meslek Yüksekokulundan mezun olan davacı tarafından, polis memuru rütbesine aday memur olarak atanacakların belirlenmesi amacıyla 21/06/2015 tarihinde yapılan sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlem ile bu işlemin dayanağı olan 03/06/2015 tarih ve 29375 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği'nin 8. maddesinin iptali ve 6638 sayılı Kanun'un 23.maddesinin 2.fıkrasıyla 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun Ek 1.maddesine eklenen 3.fıkranın Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurulması istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 13/11/2019 tarih ve E:2016/4648, K:2019/8669 sayılı kararıyla;
Davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi görülmemiş;
Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği'nin 8. maddesinin iptali istemine ilişkin olarak;
İdarelerin kendilerine tanınan düzenleme yetkisini Anayasa ve kanunlarla belirlenen sınırlar içinde kullanması gerektiği, dayanağı Kanun metninde açık bir şekilde, öğrenimlerini başarıyla tamamlayan öğrencilerin, Polis Akademisi Başkanlığınca yapılacak sınavda başarılı olmaları gerektiğinin hüküm altına alındığı, Yönetmeliğin 8. maddesinde, sınavın sözlü sınav şeklinde yapılacağının belirlendiği ve sınava ilişkin usul ve esaslar düzenlendiği, idarece üst hukuk normlarına uygun olarak hazırlandığı anlaşılan dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı;
Davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemine ilişkin olarak;
Sözlü sınavda başarısız sayılma işleminin, diğer tüm idari işlemlerin yargısal denetiminde olduğu gibi yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden yargısal denetiminin yapılmasının esas olduğu, idari işlemin yetki, şekil gibi salt usule ilişkin unsurları ile sınırlı olarak yapılacak bir yargısal denetimin, hukuk devleti ilkesinin sağladığı güvenceyi temin etmeyeceği,
Bu itibarla; davacının girdiği sözlü sınav öncesinde, sınav komisyonunca sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanması, her adaya sorulan soruların kayda geçirilmesi ve sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmesi, böylece sözlü sınavın nesnel olarak yapılması ve yargısal denetimin tüm unsurlarıyla gerçekleştirilmesinin sağlanması gerektiği, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 18/11/2013 tarih ve E:2010/2194, K:2013/4094 sayılı kararının da bu yönde olduğu,
Öte yandan; Yönetmeliğin "Komisyonların Oluşturulması ve Görevleri'' başlıklı 7. maddesinin ikinci fıkrasında, soru hazırlama komisyonunun rütbece en kıdemli üye başkanlığında beş rütbeli personel ve hazırlanacak soru sayısı ve ders konuları dikkate alınarak yeterli sayıda öğretim elemanından oluşacağı şeklinde düzenleme yapıldığı, Polis Akademisi Başkanlığı tarafından da soru hazırlama komisyonu için dört rütbeli personel ile sekiz öğretim elemanı görevlendirildiği, bu haliyle adayların yeterliliğinin tespiti amacıyla yapılan sınavda sorulacak soruların hazırlanmasında yeteri kadar rütbeli personel ve öğretim elemanı görevlendirildiği, soruların Yönetmelik'te aranılan kriterlere uygun olduğu anlaşıldığından, bu durumun dava konusu işlemi sakatlar mahiyette olmadığı sonucuna varıldığı,
Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; sözlü sınavın nesnel olarak yapıldığı ve yargısal denetim için aranan bütün koşulları sağladığının anlaşıldığı, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle,
davanın reddine, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, aynı nitelikteki davaların sayısı ve avukatın harcadığı emek ve mesai dikkate alınarak takdiren 550,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idarelerden Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından; öncelikle seri dava düzenlemesinin toplu vekaletnameler ile toplu davalar açılması durumunu ifade ettiği ve bu sebeple bakılan davaların seri dava niteliğinde olmadığı, aksi düşünülse dahi Dairece hükmedilen ücretin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin seri davalarda ücreti düzenleyen 22. maddesindeki düzenlemeye de aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının avukatlık ücreti yönünden onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Davalı idarelerden Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından, yukarıda özetine yer verilen iddialar ile lehlerine hükmedilen avukatlık ücretinin hatalı belirlendiği ileri sürülmektedir.
2019 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin "Seri davalarda ücret" başlıklı 22. maddesinde; "İhtiyari dava arkadaşlığının bir türü olan seri davalar ister ayrı dava konusu yapılsın ister bir davada birleştirilsin toplamda onbeş dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam avukatlık ücretine, toplamda altmış dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %60'ı oranında avukatlık ücretine, toplamda yüzelli dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %50'si oranında avukatlık ücretine, toplamda yüzelliden fazla açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %30'u oranında avukatlık ücretine hükmedilir. Duruşmalı işlerde bu şekilde avukatlık ücretine hükmedilmesi için dosyaya ilişkin tüm duruşmaların aynı gün aynı mahkemede yapılması gerekir." düzenlemesi yer almakla birlikte,
Bu maddenin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Sekizinci Dairesinin 30/05/2019 tarih ve E:2019/145 sayılı kararı ile; "...getirilen düzenleme ile, onbeş olarak belirlenen ilk kademeye kadar pratikte seri olarak özellikle idari yargıda çok az dava bulunduğu göz önüne alındığında, getirilen bu düzenlemenin esasen uygulanabilirliğinin pek az olacağı, diğer taraftan, toplamda altmış dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %60’i oranında avukatlık ücretine hükmedileceği yolundaki düzenleme ile seri davalarda harcanan emek ve çabanın oldukça üstünde avukatlık ücretine hükmedilerek taraflara ölçüsüz bir yükümlülük getirilmesine yol açılacağı...
...kademelendirmenin gerek dosya sayısı açısından gerekse hükmedilecek ücretin oranı açısından başta usul ekonomisi olmak üzere, pratikteki uygulamalara ilişkin istatistiksel verilerin de hesaba katılmasıyla, belirtilen ilkeler ve gerçekte avukatın hukuki yardımının karşılığı oranı göz önüne alınarak makul bir şekilde yapılması gerekirken, seri davalarda ilk olarak 15'ten başlar şekilde ve tam ücretin %60'i oranında avukatlık ücretine hükmedileceği şeklindeki düzenleme, hukuka ve hak arama özgürlüğüne aykırı olduğu..." gerekçesi ile anılan maddenin yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmiş ve bu karara karşı yapılan itiraz Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 18/12/2019 tarih ve Y.D İtiraz No:2019/1037 sayılı kararı ile reddedilmiştir.
Bu durumda, her ne kadar davalı idarelerden Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından, lehlerine hükmedilen avukatlık ücretinin hatalı belirlendiği ileri sürülmekte ise de, görülmekte olan bu davanın da aralarında bulunduğu ve seri dava niteliği taşıyan davalar bakımından, karar tarihinde yürürlükte bulunan 2019 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin seri davalarda ücreti düzenleyen 22. maddesinin yargı kararı ile hukuka aykırı bulunarak yürürlüğünün durdurulmuş olması ve anılan yargı kararında yer verilen gerekçeler karşısında, konuya ilişkin dava sayısı da göz önüne alındığında, Dairece davalı idareler lehine hükmedilen 550,00-TL tutarındaki avukatlık ücreti miktar olarak uygun bulunmakta olup, Daire kararının avukatlık ücretine ilişkin kısmında hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarelerden Emniyet Genel Müdürlüğünün temyiz isteminin reddine,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın reddine yönelik Danıştay Onikinci Dairesinin 13/11/2019 tarih ve E:2016/4648, K:2019/8669 sayılı kararının avukatlık ücreti yönünden yukarıda belirtilen açıklamalar ile ONANMASINA,
3. 13/09/2021 tarihinde, kesin olarak karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi