Esas No: 2021/2395
Karar No: 2021/2569
Karar Tarihi: 13.09.2021
Danıştay 2. Daire 2021/2395 Esas 2021/2569 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2395
Karar No : 2021/2569
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) :…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın onanmasına ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin 14/02/2018 günlü, E:2016/21620, K:2018/8814 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Başbakanlık Koruma Dairesi Başkanlığı emrinde … olarak görev yapan ve … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı uyarınca (A) grubu polis amiri olarak değerlendirilen davacı, Komiser Yardımcılığı Kursunu bitirdiği 2001 yılından itibaren (A) grubu polis amiri olarak sayılması için yaptığı başvurunun reddine ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
... İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile kesin hüküm nedeniyle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiş, bu karar Danıştay Onikinci Dairesinin 27/12/2013 günlü, E:2013/1107, K:2013/12948 sayılı kararıyla bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: … İdare Mahkemesinin, Danıştay Onikinci Dairesinin 27/12/2013 günlü, E:2013/1107, K:2013/12948 sayılı bozma kararına uyularak verilen 28/05/2015 günlü, E:2015/272, K:2015/734 sayılı kararıyla; davacının, 29/05/2009 tarihinde, (A) grubu polis amiri statüsünde sayılması talebiyle yaptığı başvurunun reddi üzerine açtığı davada verilen iptal kararının, Danıştay Onikinci Dairesince, idareye başvuruda bulunduğu 29/05/2009 tarihinden itibaren geçerli olarak (A) grubu polis amiri olarak değerlendirileceğine ilişkin açıklama getirilerek onanmak suretiyle kesinleşmiş ise de, ortaya çıkan ve yukarıda yer verilen hukuki durum karşısında, kesin hükümden söz edilemeyeceği, fiili ve hukuki durumları aynı olan şahısların yargı kararlarının sonuçlanış tarihlerine göre farklı değerlendirmelere tabi tutulmasının hukuk güvenliği ve hukukun temel ilkelerine aykırılık oluşturacağından, davacının yeniden yaptığı başvuru üzerine, komiser yardımcılığı kursunu bitirdiği tarihten itibaren (A) grubu polis amiri olarak kabul edilerek rütbe terfi ve kıdeminin bu duruma göre değerlendirilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire Kararının Özeti: Davalı idare tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine, Danıştay Beşinci Dairesinin 14/02/2018 günlü, E:2016/21620, K:2018/8814 sayılı kararıyla anılan İdare Mahkemesi kararı onanmıştır.
KARAR DÜZELTME TALEBİNDE
BULUNANIN İDDİALARI : Kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlemin söz konusu olmadığı, davacının, yargı kararı üzerine (A) grubu polis amiri yapılması nedeniyle dava açma hakkının zamanaşımına uğradığı, bu konuda daha önce verilmiş bir yargı kararı olması karşısında kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararının davacı dışında üçüncü bir kişi hakkında verilmesi nedeniyle bağlayıcı olmadığı, komiser yardımcılığı kursundan mezun olduğu tarih olan 24/10/2001 tarihinden itibaren kıdeminin başlatılması halinde emniyet teşilatındaki hiyerarşinin bozulacağı, davacının Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığına geçiş yaptığı ve 15/07/2013 tarihinde kurumla ilişiğinin kesildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Düzeltilmesi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesinin 1/c fıkrasına uygun bulunduğundan, davalı idarenin karar düzeltme istemin kabulü ile Danıştay Beşinci Dairesinin 14/02/2018 günlü, E:2016/21620, K:2018/8814 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlığın esası yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı, 05/02/2001 tarihinde başladığı komiser yardımcılığı kursunu 24/10/2001 tarihinde bitirmiş ve (B) grubu polis amirli statüsünde komiser yardımcısı olarak atanmıştır.
Davacı tarafından, (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi ve rütbe ile kıdem tarihinin düzeltilmesi istemiyle 29/05/2009 tarihinde yaptığı başvurunun reddedilmesi üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesi ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Anılan kararın İçişleri Bakanlığı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay Onikinci Dairesinin 04/11/2011 günlü, E:2010/5400, K:2011/5670 sayılı kararıyla; davacının (A) grubu polis amirliğine alınmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamakla birlikte, Anayasa Mahkemesinin 0702/2008 günlü, E:2005/38 K:2008/53 sayılı kararından sonra başvuruda bulunulduğu dikkate alınarak, (A) grubu polis amirliğinin başvuruda bulunduğu 29/05/2009 tarihinden sonrası için geçerli olduğu açıklaması eklenerek onandığı; taraflarca yapılan karar düzeltme başvurusunun da Danıştay Onikinci Dairesinin 23/12/2011 günlü, E:2011/733, K:2011/7221 sayılı kararıyla reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafından, Komiser Yardımcılığı Kursunu bitirdiği 2001 yılından itibaren (A) grubu polis amiri olarak sayılması için yaptığı başvurunun reddine ilişkin 15/11/2012 günlü, 39229 sayılı işlemin iptali istemiyle temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT :
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendinde, "Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması" hükmüne yer verilmek suretiyle "kesin hüküm" doğrudan dava açma şartları arasında sayılmış, 115. maddesinde, mahkemenin dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davayı usulden reddedeceği kurala bağlanmış; 303. maddesinin 1. fıkrasında ise "Bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir" hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bir yargı kararı, yasalarda belirlenen usullere uygun olarak verildikten, itiraz ya da yasa yollarından geçerek veya bunlara ilişkin başvuru süreleri sona ererek kesinleştikten sonra değişmez bir nitelik kazanır. Yargı kararlarının bu değişmezlik kuvvet ve niteliğine “kesin hüküm” denilmektedir. [TELLİ S. Tekin, “İdari Yargıda Kesin Hüküm”, İdare Hukuku ve İdari Yargı ile İlgili İncelemeler I, Ankara 1976, s. 103]. Yargı yerlerinin bu şekilde verdiği kararlar kesin hüküm halini alınca, hukuksal gerçek olarak kabul edilir. Kararı veren mahkeme de dahil olmak üzere hiçbir merci kural olarak (yargılamanın yenilenmesi hariç) bu karara dokunamaz. Bu durum hukuki barışın ve yargıya güvenin amaçlanmasının bir sonucudur. Kesin hükümler, yargılamanın iadesi yoluyla ortadan kaldırılmadıkça tarafları bakımından varlığını ve hukuki sonuçlarını muhafaza eder. Bu yön kamu düzenine taalluk edip resen dikkate alınması gereken bir husustur. [GÖZÜBÜYÜK A. Şeref/TAN Turgut, İdare Hukuku C. II, İdari Yargılama Hukuku, Ankara 1999, s. 1082].
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda "kesin hüküm" müessesesi düzenlenmemiş ve Kanun'un 31. maddesinde, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve onun yerine çıkarılan Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili maddelerine atıfta bulunulmamış olmakla birlikte, bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükme karşın tarafları, konusu ve sebepleri aynı olan ikinci bir dava açılmış olması durumunda bu davanın kesin hüküm nedeniyle incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Bakılan uyuşmazlıkta, davacının, (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi ve rütbe ile kıdem tarihinin düzeltilmesi istemiyle 29/05/2009 tarihinde yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davada ... İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararın temyiz ve karar düzeltme incelemesinden geçtikten sonra kesinleştiği, anılan kararın kesinleşmesinden sonra davacının aynı istemle yaptığı başvurunun reddedilmesi üzerine bakılan davayı açtığı görülmektedir.
Bu durumda, davacının (A) grubu polis amiri statüsünü, ilk davasına esas olan davalı idareye başvuru tarihi (29/05/2009) itibarıyla kazandığı konusundaki yargı kararı kesinleşmiştir.
Bu nedenle, davanın kesin hüküm nedeniyle incelenmeksizin reddi gerekirken, işin esasının incelenerek dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 22/04/2015 günlü, E:2014/2294, K:2015/1553 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2014/5281, K:2017/959 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/3073, K:2017/960 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/1127, K:2017/961 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/1131, K:2017/962 sayılı; 02/03/2017 günlü, E:2016/2827, K:2017/963 sayılı kararları da bu yöndedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE;
2. ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA;
3. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinin 3622 sayılı Kanun ile değişik 3. fıkrası uyarınca ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 13/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.