Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde TCK’nın 53. maddesi uygulanmamış ise de; Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı da gözetilerek, TCK"nın 53/1. maddesinde yer alan hak yoksunluklarının infaz aşamasında uygulanması mümkün görüldüğünden, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-)12.06.2014 tarihli ilk celsede zararının karşılandığını beyan eden mağdurdan, söz konusu zararın ne zaman giderildiği hususu sorularak soruşturma aşamasında giderilmiş olduğunun tespiti halinde sanık hakkında TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması şayet kovuşturma aşamasında giderilmiş olması halinde aynı yasanın 168/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, 2-)Sanığın tekerrüre esas alınan ...1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/445 Esas 2013/90 Karar sayılı ilama konu olan eylemin, 17.01.2008 tarihinde işlendiği, bu tarihte sanığın henüz 18 yaşını ikmal etmediği, 5237 sayılı TCK"nın 58/5. maddesi uyarınca fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, 3-)Y.C.G.K."nın 16.04.2013 günlü, 2012/6-1307 esas ve 2013/151 sayılı kararı uyarınca iddianamelerdeki olayın anlatım biçimi ve uygulanması istenen yasa maddelerine göre, sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı gibi, iddianame de düzenlenmediğinin anlaşılması karşısında, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemle sınırlı olduğu gözetilmeden dava konusu dışına çıkılarak CMK"nın 225/1 ve 226/1. maddelerine aykırı davranılması, Kabul ve uygulamaya göre de: Mağdura ait işyerinin suç tarih ve saatinde de açık olduğu gözetilerek, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutad olan yerlerden olup atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, CMK"nın 223/2a maddesi gereğince beraati yerine yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak olarak BOZULMASINA, 02.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.