Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5123
Karar No: 2012/6627

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2012/5123 Esas 2012/6627 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2012/5123 E.  ,  2012/6627 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacı ... Sigorta A.Ş ile davalı ... AŞ. arasındaki dava hakkında İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 21.10.2010 gün ve 2008/624 E,2010/583 K sayılı hüküm Dairenin 26.12.2011 gün ve 2011/5016-12952 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davalı şirket vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dosya içeriğine, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre 6100 sayılı HMK.nun geçici 3.maddesinin 2.fıkrası delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Yasanın 442. maddesi uyarınca 203,00 TL para cezasının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydettirilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 43,90 TL peşin harcın karar düzeltme harcına mahsubuna 22.5.2012 tarihinde üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

    (Karşı Oy)

    Davacının ihtiyarı mali mesuliyet sigortacısı, davalının da sigorta ettireni olduğu ... plakalı aracın 29.12.2005 tarihinde meydana gelen kazada ... plakalı aracın hasarlanmasına sebebiyet verdiği, 30.000,00 TL hasar bedelinin 29.8.2006 tarihinde ... plakalı aracın sigortacısına ödendiği, ... plakalı aracın olay sırasında yetersi ehliyetli sürücü tarafından kullanılması nedeniyle Poliçe Genel Şartlarının 4.maddesine göre sigortalıya rücu hakkının doğduğu, aleyhindeki icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiği iddiasıyla davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesi istemi ile dava açılmış,
    Davalı vekili savunmasında, ... plakalı aracın müvekkilince 14.5.2003 gün 39833 Y.nolu Finansal Kiralama Sözleşmesi ile dava dışı ... Emlak İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti."ye kiralandığını, 9.7.2007 gün 20717 Y.nolu Noterlik Sözleşmesi ile de mülkiyetin kiracıya devridildiğini, işleten sıfatının olay tarihi itibariyle kiracıda bulunduğunu, ihtiyari mali sorumluluk sigorta poliçesinin de kiracı tarafından tanzim ettirildiğini, müvekkilinin akit taraf olarak poliçede imzasının bulunmadığını, imzalamadığı bir poliçeden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını bildirerek davanın reddini savunmuş,
    Yargılama sonucunda mahkemece "aracın davalı tarafından uzun süreli kira sözleşmesi ile kiralandığı, davalının işleten sıfatının bulunmadığı" gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş,
    Davacının vaki temyizi üzerine Dairenin 26.12.2011 gün 2011/5016-12952 sayılı kararı ile "davalının kasko sigorta poliçesinde taraf olması, Poliçe Genel Şartlarının 4.b maddesi uyarınca aracın yetersiz sürücü belgesine sahip kişi tarafından kullanılması nedeni ile sigortalıya rücu şartlarının gerçekleştiği" gerekçesiyle karar bozulmuş,
    Davalı vekilinin karar düzeltme istemi bozma ilamındaki gerekçe doğrultusunda sayın çoğunluk tarafından red edilmiştir.
    Sayın çoğunluğun karar düzeltme isteminin reddine ilişkin görüşüne katılamıyorum.
    Dava İhtiyari Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup uyuşmazlık sözleşme ilişkisinin kurulup kurulmadığı noktasında toplanmaktadır.
    TTK.1263 maddesine göre, sigorta sözleşmesi hiçbir şekle tabi tutulmamış ise de, sözleşme yapmaya ehil kişilerin karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamalarıyla sigorta sözleşmesinin kurulacağı kuşkusuzdur. Sözleşmenin yazılı bir belgeye bağlanması ancak ispat açısından önem taşır ve 6100 sayılı HMK.200 (mülga 1086 sayılı HUMK.288) maddesinde düzenlenmiş şekilde ispatı gerekir. Sigortacının TTK.1265 ve 1267 maddeleri uyarınca imzalı bir sigorta poliçesini belli bir süre
    içerisinde sigortalıya vermesi zorunludur. TTK.1265, 1267 ve 1295/1 maddeleri birlikte incelendiğinde sigorta şirketinin kendileri tarafından imzalanmış bulunan poliçenin bir örneğini sigortalının ikametgahına götürülerek ona vermek, dilerse bir suretini sigortalıya imzalattırarak almakla yükümlü olduğu görülecektir. (Y.11 H.D. 1.3.2010 gün 2008/11420E.,2010/22995K., 14.2.2011 gün 2010/2367E., 2011/1489K. sayılı kararları)
    ... plakalı aracın 16.5.2005-2006 tarihleri arasında geçerli olmak üzere davacı tarafından İhtiyari Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, rücu isteminin dayanağı trafik kazasının poliçenin yürürlük süresi içerisinde gerçekleştiği, davacının karşı araçta meydana gelen hasar bedeli olarak 30.000,00 TL.yi karşı araç sigortasına 29.8.2006 tarihinde ödediği, poliçede sigorta ettiren olarak davalının yer aldığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
    Davacı sigortalının (sigorta ettiren) davalı olduğunu iddia etmekte,
    Davalı ise aracı uzun süreli kira akti ile kiraladığını, poliçenin kiracı tarafından düzenlettirildiğini, poliçede imzasının bulunmadığını, sigorta akdinin tarafı olmaması nedeniyle kendisine rücu edilemeyeceğini savunmaktadır.
    TTK.1263 maddesi gereğince sigorta akitlerinin şekle tabi akitlerden olmaması, poliçenin sadece tarafların hak ve yükümlülüklerini gösteren bir ispat aracı olması karşısında davalının poliçenin akidi olmadığına ilişkin savunması aksinin, davacı tarafça 6100 sayılı HMK.200 (mülga 1086 sayılı HUMK.288) md. uyarınca kesin delillerle ispatlanması gerekir.
    Dosyaya mübrez tüm poliçe ve nüshaları davacı ... şirketince ibraz edilmiş olup, davalının savunmasında belirttiği gibi hiçbir poliçede davalı ... ettirenin imzası bulunmamaktadır.
    Bu durumda davacıya, davalının poliçenin akidi olduğuna ilişkin tüm delillerini bildirmesi, davalının imzasını içeren varsa poliçe aslını ibraz etmesi, gerekirse taraflar ve poliçeyi de düzenleyen acentenin ticari defter ve kayıtlarında poliçenin davalı tarafından düzenlendiği konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, davacının dava dilekçesinde "her türlü kanıt"a da dayanması nedeniyle davalıya yemin teklifi hakkının hatırlatılması, hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere Dairenin bozma kararının ortadan kaldırılarak, karar düzeltme isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının açıklamalar doğrultusunda bozulmasına karar verilmesi gerekirken karar düzeltme isteminin reddine ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.
    ...
    (Karşı Oy)




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi