16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/105 Karar No: 2020/1807 Karar Tarihi: 09.03.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/105 Esas 2020/1807 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mağdur, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edildi. İlk derece mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusu, TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca esastan reddedildi. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edildi ve sanık hakkında verilen cezanın mükerrerler için özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken, karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekiyordu. Bu sebeple mahkeme kararı bozularak, bu husus düzeltildikten sonra onandı. Kanun maddeleri olarak; TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1 ve 58/6 maddeleri sayılabilir.
16. Ceza Dairesi 2019/105 E. , 2020/1807 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : Ağır Ceza Mahkemesinin 27.06.2018 tarih ve 2017/577 - 2018/473 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ve müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Arama esnasında sanıktan ele geçen ve el konulan eşyalar hakkında mahallinde her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüş; sanığın sebep olduğu 75,00 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanununun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan fazla olduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamede bu yönde yer alan görüşe iştirak edilmemiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanığın örgüte müzahir dershaneye gitmesinin örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceği belirlenerek; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan madenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan “TCK"nın 58/9. maddesi delaletiyle TCK’nun 58/6.maddesinde belirtilen” ibaresi çıkartılarak yerine "TCK"nın 58/9. maddesi uyarınca" yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.