21. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5379 Karar No: 2018/5614 Karar Tarihi: 25.06.2018
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/5379 Esas 2018/5614 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2017/5379 E. , 2018/5614 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, Kurum tarafından gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya 11.07.2013 tarihinde 2012/17282 sayılı 68.576,42 TL prim borcu tebliğ edildiği ayrıca davacıya 270.000 TL borcu olduğuna ilişkin 25/06/2013 tarih 90347314 sayılı yazının gönderildiği, dava dışı borçlu şirketin KDV iade alacaklarının ..."ya aktarılmasını talep ettiği ve KDV iade alacaklarına ilişkin mahsup fişlerinin dosyada mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacının sorumlu olduğu borç miktarı netleştirilmeden borçların farklı veya aynı borçlar mı olduğu konusunda çelişki giderilmeden kurumun KDV iade alacakları ile borçlardan yaptığı mahsuplar ile ne kadarının ödendiği belirlenmeden karar verilmesi hatalıdır. Yapılacak iş; borç miktarı konusunda çelişkiyi gidererek davacının borçlu olduğu miktarı ortaya koymak, KDV iade alacakları ile borcun ne kadarının ödendiğini ve kalan borcu kurumdan sormak, gerektiğinde borç miktarı ve mahsup fişleri dikkate alınarak alanında uzman kişiye bilirkişi incelemesi yaptırmak ve borçlu olduğu miktarı belirledikten sonra 18 Mayıs 2018 gün ve 30425 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe giren 7143 sayılı Kanun"un 7.maddesi ile ... ... Kurumu alacaklarına yapılandırma imkanı getirildiği dikkate alınarak davacıdan bu yasa hükümlerinden yararlanmak amacıyla başvurusu olup olmadığını sormak gerektiğinde başvuru için uygun süre vererek anılan yasa maddesi değerlendirildikten sonra mahkemece sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. O halde davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.