Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6023
Karar No: 2019/6996
Karar Tarihi: 27.11.2019

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/6023 Esas 2019/6996 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını iddia ederek kazandırıcı zamanaşımı yoluyla adına tescilini istemiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve bazı kısımların davacı adına kayıt ve tesciline, bazı kısımların ise reddine hükmetmiştir. Ancak Yargıtay 20. Hukuk Dairesi bozma kararı vermiştir. Bozma kararı sonrası taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro çalışmalarının başlaması nedeniyle dosya kadastro mahkemesine gönderilmiştir. Kadastro mahkemesi davayı reddetmiş, taşınmazın tapuya Hazine adına kaydedilmesi kararını vermiştir. Kararda, zilyetlik koşullarının oluşmadığı ve imar-ihya olmadığı gerekçeleriyle davalı lehine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: Medenî Kanunun 713. maddesi, 1744 sayılı Kanunun 2. maddesi, 2896 sayılı Kanunun 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre orman kadastrosunu tamamlama ve 2/B madde uygulaması yapılması, 3302 sayılı Kanunun değişik 2/B madde uygulaması.
20. Hukuk Dairesi         2017/6023 E.  ,  2019/6996 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Kadastro Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, 07.03.2007 tarihli dava dilekçesinde hudutlarını bildirdiğ.... mahallesinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne; 17/11/2009 tarihli fen bilirkişisi rapor ve ekli krokisinde (C) harfi ile gösterilen 254.66 m² ve (D) harfi ile gösterilen 150.44 m²"lik kısımların davacı adına kayıt ve tesciline, (A) harfi ile gösterilen 1476,77 m² ve (B) harfi ile gösterilen 40.60 m²"lik kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve .....arafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 27.02.2014 gün ve 2013710887 E. - 2014/2519 K. sayılı kararıyla bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece, davanın kısmen kabulüne; 17/11/2009 tarihli fen bilirkişisi rapor ve ekli krokisinde (C) harfi ile gösterilen 254.66 m² ve (D) harfi ile gösterilen 150.44 m²"lik kısımların davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; dosya içinde bulunan dava konusu yere ait olan fotoğraflar ile karara dayanak alınan orman ve ziraat bilirkişi raporları birbirleri ile çelişkilidir. Dosyada bulunan dava konusu yere ait olduğu belirtilen fotoğraflarda, davalı taşınmaz, büyük oranda taşlık ve kayalık olup, tarım yapılabilir nitelikte değildir ve üzerinde ağaç olmamasına karşın ziraat ve orman bilirkişi raporlarında taşınmazın (C ve D) harfleri ile gösterilen kısmında halihazırda buğday ekili olup dağınık halde 20-25 yaşlarında zetin ağaçları olan tarım arzisi olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, ziraat bilirkişisi raporu kendi içinde de çelişkiler içermektedir. Şöyle ki; 23.11.2009 tarihli raporun ilk sayfasında (C ve D) harfleri ile gösterilen taşınmazın imar ve ihyası tamamlanmış tarım arazisi, (A ve B) harfleri ile gösterilen alanın ise imar ve ihya görmemiş taşlık kayalıklarla kaplı yer olduğu belirtildikten sonra raporun sonuç ve kanaat kısmında taşınmaz bir bütün olarak değerlendirilmiş ve taşınmazın taşlık ve çalılık olarak bırakılan tapulama dışı alanda kaldığını, eğiminin % 2-3 olduğunu, imar ve ihyasının tamamlandığını belirtmiştir.
    Ayrıca dava konusu taşınmazın kuzeyinde bulunan 946 parsel sayılı taşınmaz eldeki davanın da davacısı olan ... tarafından açılan ..... Mahkemesinin 2000/971 E.- 2001/1081 K. sayılı dosyası ile tescil edilmiş olup, 946 parsel sayılı taşınmazın tescil krokisi eldeki dava konusu taşınmazı “Kerim Yıldırım tarlası” olarak okumakta, dolayısı ile davanın açıldığı tarihte davacının temyize konu taşınmaza zilyet olduğu konusunda tereddüt oluşturmaktadır. Eksik inceleme ve araştırma ile çelişkili raporlara dayanılarak hüküm kurulamaz.
    O halde mahkemece, daha önce keşfe katılmamış bir fen ve üç ziraat bilirkişi eşliğinde yeniden keşif yapılarak, dava konusu taşınmazın çevresindeki hükmen tescil edilmiş olan taşınmazlara ait dosyalarda yer alan beyanların ve krokilerin dava konusu taşınmazı ne olarak okudukları belirlenmeli, yerel bilirkişi ve tanıklardan bu kroki ve beyanlar sorularak arada bir çelişki olursa giderilmeli, ziraat bilirkişilerden alınacak rapor ile zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı, taşınmazın niteliği, imar ve ihya olgusunun ve ekonomik amaca uygun kullanım bulunup bulunmadığı, imar ve ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığı, kullanımın ne şekilde olduğu hususlarında ayrıntılı rapor alınmalı ve oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır." denilmiştir.
    Bozma kararından sonra taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro çalışmalarının başlaması sebebiyle mahkemece görevsizlik kararı vererek dosya kadastro mahkemesine gönderilmiştir.
    Dava konusu taşınmaz bu çalışmada 1840 parsel sayısı ve bahçe vasfıyla malik hanesi boş olarak tespit görmüştür.
    Kadastro mahkemesince yapılan yargılama sonunda,
    1) Davacının davasının reddine,
    2) Müdahil davacının davasının reddine,
    Dava konusu .....1840 parsel sayılı taşınmazın taşlık ve çalılık vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescillerine, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1976 yılında orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması yapılmış ve kesinleşmiştir. Daha sonra 1985 yılında 2896 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre orman kadastrosunu tamamlama ve 2/B madde uygulaması yapılıp, 17.04.1986 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir. 1987 yılında 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması yapılmış; bu çalışma da 25.01.1989 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir. Genel arazi kadastrosu 1966 yılında yapılmış, çekişmeli taşınmaz tesbit dışı bırakılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, zilyetlik koşulları oluşmadığından ve imar-ihya olmadığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 27/11/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi