Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/4836
Karar No: 2021/9317
Karar Tarihi: 13.09.2021

Danıştay 6. Daire 2021/4836 Esas 2021/9317 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/4836
Karar No : 2021/9317


TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) … Derneği
VEKİLİ : Av. …
2- MÜDAHİL (DAVACI YANINDA) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı - …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Mersin İli, Anamur İlçesi, … Mahallesi, … açıkları mevkiinde, … Restorasyon İnş. Oto. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılması planlanan "Kültür Balıkçılığı Projesi (Bur-ay 3 Nolu Tesis)" ile ilgili olarak verilen … tarihli ve … sayılı "Çevresel Etki Değerlendermesi (ÇED) Olumlu" kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda, dava konusu ÇED Raporunda, yapılması planlanan kültür balıkçılığı projesinin çevreye olası etkilerinin irdelendiği ve yürürlükteki mevzuata göre bir eksiklik olmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : 1. Davacı tarafından; Mahkemece seçilen bilirkişi heyetinde sadece Mersin Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesinden bilirkişilere yer verildiği, heyette proje alanını doğru bir şekilde tespit ederek gösterebilecek bir bilirkişiye dahi yer verilmediği, bu itibarla bilirkişi heyetinin uzmanlık alanları itibarıyla yeterli olmadığı; söz konusu heyet tarafından hazırlanan ve Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun da eksik inceleme sonucunda ve taraflı olarak oluşturulduğu, iddialarının söz konusu raporda incelenmediği, kümülatif etki değerlendirmesiyle ilgili olarak yapılan tespitlerin doğru olarak kabul edilemeyeceği, Mahkeme kararının gerekçe bölümünün büyük bir kısmının ise, söz konusu bilirkişi raporunun alıntılanması şeklinde oluşturulduğu; karar verilirken, 28/10/2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Denizlerde Faaliyet Gösteren Balık Çiftliklerinin Çevresel Yönetimi Yönetmeliği hükümlerinin dikkate alınmadığı ileri sürülmektedir.
2. Davacı yanında müdahil tarafından; Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik, yetersiz ve subjektif nitelikte olduğu, alanda yapılması planlanan 43 adet balık çiftliğinin kümülatif etki değerlendirmesi yapılmadığı gibi projenin çevreye etkilerinin bilimsel bir şekilde değerlendirilmediği, proje alanı akdeniz fokları için 1. derece doğal sit alanı olarak ilan edilmiş olmasına rağmen raporda bu hususun değerlendirilmediği, dava konusu tesislerin bulunduğu bölgede ve deniz kıyısında nesli tükenme tehlikesi altında bulunan deniz kaplumbağalarının üreme alanlarının bulunduğu ve bu alanların 1. derece doğal sit alanı olduğu, bu durumda dava konusu işlemin Bern Sözleşmesine aykırı olduğu, Denizlerde Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ hükümlerine uyulup uyulmadığı hususunun yeterli şekilde değerlendirilmediği, heyete coğrafya ve harita mühendisliği alanlarından da uzmanlar eklenerek yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadı gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacının proje alanının kapalı koy ya da körfez niteliğinde olduğuna dair bir iddiasının bulunmadığı, bununla birlikte ÇED sürecinde Denizlerde Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ hükümleri uyarınca değerlendirme yapıldığı, bu bağlamda bilirkişi heyetine Harita Mühendisi ve Coğrafya bilim dalından uzman eklenmesi isteminin sebebinin anlaşılamadığı; akdeniz foku ve deniz kaplumbağaları ile ilgili hususların ÇED sürecinde değerlendirildiği ve ilgili kurumların dava konusu faaliyeti uygun buldukları; kıyıdan 5,2 km uzaklıkta bulunan proje alanının koy içerisinde kalmaması sebebiyle, bu alana 6 km uzaklıktaki Anemurium Antik Kenti nedeniyle, 725 sayılı ilke kararına göre alanda su ürünleri üretim ve yetiştirme tesisi yapılamayacağının da iddia edilemeyeceği, nitekim tarafların da proje alanının koy içerisinde kaldığı yönünde bir idiasının bulunmadığı; kümülatif etki değerlendirmesi için Mersin'in Silifke ve Aydıncık İlçelerindeki balıkçılık faaliyetlerinin de dahil edilmesi kastediliyorsa, söz konusu alanların proje alanına mesafesi göz önünde bulundurulduğunda, böyle bir incelemenin ÇED Olumlu kararının değiştirilmesine sebep olmayacağı; ÇED sürecinin mevzuata uygun olarak yürütüldüğü ve sonuçta dava konusu işlemin tesis edildiği; ayrıca, ÇED Olumlu kararının nihai bir izin niteliğinde olmayıp, yer alan periyotlarda gerekli ölçüm ve analizler yaptırılarak, faaliyetin Bakanlıkça sürekli denetleneceği; İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının Dairemiz kararında belirtilen gerekçeyle bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, Üye … 'in 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İvedi yargılama usulü" başlıklı 20/A maddesinin (i) bendi uyarınca, keşif ve bilirkişi incelemesinin Dairemizce yaptırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği yolundaki usule ilişkin azlık oyuna karşın, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinin yeterli olmaması nedeniyle maddi olayın yeterince açıklığa kavuşturulmadığı kanaatine varıldığından, işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Mersin İli, Anamur İlçesi, … Mahallesi, … açıkları mevkiinde yapılması planlanan "Kültür Balıkçılığı Projesi (Bur-ay 3 Nolu Tesis)" ile ilgili olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından … tarihli ve … sayılı "Çevresel Etki Değerlendirilmesi (ÇED) Olumlu" kararı verilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
"İLGİLİ MEVZUAT:
2872 sayılı Çevre Kanununun 2. maddesinde, "Çevresel Etki Değerlendirmesi: Gerçekleştirilmesi plânlanan projelerin çevreye olabilecek olumlu ve olumsuz etkilerinin belirlenmesinde, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin, seçilen yer ile teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirilmesinde ve projelerin uygulanmasının izlenmesi ve kontrolünde sürdürülecek çalışmaları... ifade eder.'' hükmüne; 9. maddesinin (h) bendinde, "Ülkenin deniz, yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının ve su ürünleri istihsal alanlarının korunarak kullanılmasının sağlanması ve kirlenmeye karşı korunması esastır. Atıksu yönetimi ile ilgili politikaların oluşturulması ve koordinasyonunun sağlanması Bakanlığın sorumluluğundadır. Su ürünleri istihsal alanları ile ilgili alıcı ortam standartları Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca belirlenir." hükmüne; 10. maddesinde, "Gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlüdürler. Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez." hükmüne yer verilmiştir.
25/11/2014 tarihli, 29186 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan halinde, "Tanımlar ve kısaltmalar" başlıklı 4. maddede, çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararı, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu Hakkında Kapsam Belirleme ve İnceleme Değerlendirme Komisyonunca yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeylerde olduğunun saptanması üzerine gerçekleşmesinde sakınca görülmediğini belirten Bakanlık kararı olarak tanımlanmış; "Çevresel etki değerlendirmesi başvuru dosyası, çevresel etki değerlendirmesi raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlama yükümlülüğü" başlıklı 6. maddede, "(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki bir projeyi gerçekleştirmeyi planlayan gerçek veya tüzel kişiler; Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeleri için; ÇED Başvuru Dosyasını, ÇED Raporunu, Seçme Eleme Kriterleri uygulanacak projeler için ise Proje Tanıtım Dosyasını, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlara hazırlatmak, ilgili makama sunulmasını sağlamak ve proje kapsamında verdikleri taahhütlere uymakla yükümlüdürler. (2) Kamu kurum/kuruluşları, bu Yönetmelik hükümlerinin yerine getirilmesi sürecinde proje sahiplerinin veya Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşların isteyeceği konuya ilişkin her türlü bilgi, doküman ve görüşü vermekle yükümlüdürler. (3) Bu Yönetmeliğe tabi projeler için "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararı veya "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili teşvik, onay, izin, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez, proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez. (4) Bu Yönetmelik hükümlerine göre karar tesis edilmeden önce, projenin gerçekleştirilmesinin mevzuat bakımından uygun olmadığının tespiti halinde, aşamasına bakılmaksızın süreç sonlandırılır." kuralına; "Çevresel etki değerlendirmesi sürecinin başlatılması ve komisyonun kuruluşu" başlıklı 8. maddede, "Proje sahibi tarafından yetkilendirilen, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar Ek-3’te yer alan ÇED Genel Formatı esas alınarak hazırlanan ÇED Başvuru Dosyasını Bakanlığa sunar. (2) ÇED Gereklidir Kararı verilen projeler için, proje sahibi tarafından yetkilendirilen, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar tarafından ÇED Başvuru Dosyası Bakanlığa sunulur. (3) Bakanlık, başvuru dosyasındaki bilgi ve belgeleri uygunluk bakımından inceler. Bu işlemler beş (5) iş günü içinde tamamlanır. Ek-3’te yer alan ÇED Genel Formatına uygun hazırlanmadığı anlaşılan ÇED Başvuru Dosyası tamamlanmak üzere iade edilir. Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar eksikliklerini tamamlayıp ÇED Başvuru Dosyasını yeniden Bakanlığa sunar. (4) İnceleme sonucunda başvuru dosyasının Ek-3’te yer alan ÇED Genel Formatına uygun hazırlandığına karar verilmesi halinde, Bakanlık tarafından başvuru dosyasındaki bilgiler dikkate alınarak, ilgili kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, Bakanlık yetkilileri, proje sahibi ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlardan oluşan bir Komisyon kurulur. (5) Proje ile ilgili olarak başvurunun yapıldığını, ÇED sürecinin başladığını, ÇED Başvuru Dosyasının halkın görüşüne açıldığını ve ÇED süreci tamamlanana kadar projeye ilişkin görüş ve önerilerin Valiliğe veya Bakanlığa verilebileceği Bakanlık ve Valilik tarafından anons, askıda ilan, internet vb. şekilde halka duyurulur. (6) Bakanlık, Halkın Katılımı Toplantısı ve kapsam belirleme için görüş verme tarihini belirten bir yazıyı ve Ek-3’te yer alan Genel Format doğrultusunda hazırlanmış ÇED Başvuru Dosyasını, Komisyon üyelerine gönderir. (7) Bakanlık, gerekli gördüğü hallerde, projenin konusu, türü ve proje için belirlenen yerin özelliklerini de dikkate alarak, üniversiteler, enstitüler, araştırma ve uzman kuruluşları, meslek odaları, sendikalar, birlikler, sivil toplum örgütlerinden temsilcileri de Komisyon toplantılarına üye olarak çağırabilir. (8) Komisyonda kurum ve kuruluş temsilcisi olarak görev yapan üyelerin, yeterli mesleki bilgi ve deneyime sahip olmaları ve temsil ettikleri kurum/kuruluşların görev alanlarıyla sınırlı olmak üzere görüş vermeye yetkili kılınmış olmaları esastır." kuralına yer verilmiştir.
Aynı Yönetmeliğin "Çevresel Etki Değerlendirmesi Genel Formatı" başlıklı Ek-3 bölümünde, "Bölüm I: Projenin Tanımı ve Özelikleri a) Proje konusu yatırımın tanımı, özellikleri, ömrü, hizmet maksatları, önem ve gerekliliği b) Projenin yer ve teknoloji alternatifleri, proje için seçilen yerin koordinatları Bölüm II: Proje Yeri ve Etki Alanının Mevcut Çevresel Özellikleri Proje alanının ve önerilen proje nedeniyle etkilenmesi muhtemel olan çevrenin; nüfus, fauna, flora, jeolojik ve hidrojeolojik özellikler, doğal afet durumu, toprak, su, hava, atmosferik koşullar, iklimsel faktörler, mülkiyet durumu, kültür varlığı ve sit özellikleri, peyzaj özellikleri, arazi kullanım durumu, hassasiyet derecesi (Ek-5’deki Duyarlı Yöreler Listesi de dikkate alınarak) benzeri özellikleri Bölüm III: Projenin İnşaat ve İşletme Aşamasında Çevresel Etkileri ve Alınacak Önlemler Projenin; a) Çevreyi etkileyebilecek olası sorunların belirlenmesi, kirleticilerin miktarı, alıcı ortamla etkileşimi, kümülatif etkilerin belirlenmesi, b) Sera gazı emisyon miktarının belirlenmesi ve emisyonların azaltılması için alınacak önlemler, c) Projenin çevreye olabilecek olumsuz etkilerinin azaltılması için alınacak önlemler, ç) İzleme Planı (inşaat dönemi)" şeklindeki düzenlemeleri yer almıştır.
Çevre Kanunu'nun 9. maddesinin (h) bendi uyarınca, 24 Ocak 2007 tarihli, 26413 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Denizlerde Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğin 3. maddesinde, "(1) Balık çiftliklerinin kurulamayacağı hassas alan kriterleri:
a)Aşağıdaki tabloda belirtilen parametrelere karşılık gelen kriterlerin tamamının sağlandığı koy ve körfez alanları hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve körfez alanları olarak nitelendirilir. Bu alanlar içinde kalan yerlerde balık çiftlikleri kurulamaz.
TABLO: Balık Çiftliği Kurulamayacak Hassas Alan Niteliğindeki Alanlara Ait Parametre ve Kriterler
Parametre Kriter
Derinlik ≤ 30m
Kıyıdan Uzaklık ≤0.6 deniz mili
Akıntı Hızı* ≤ 0.1 m/sn
*Akıntı hızı tesisin yanında; rüzgar hızının 0-3.3 m/sn olduğu sakin, esintili ve hafif rüzgarlı hava şartlarında 5 metre derinlikte 24 saat süre ile ölçülür. Ancak rüzgar hızının düşük olduğu sakin ve/veya esintili hava şartlarının bulunduğu durumlarda ölçüm yapılması tercih edilir.
b)Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenen/belirlenecek olan doğal ve arkeolojik sit alanlarında balık çiftlikleri kurulamaz." düzenlemesine yer verilmiştir.
25/01/2007 tarihli, 26414 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 19/12/2006 tarihli, 725 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 2863 sayılı Kanun Kapsamına Giren Alanlarda Su Ürünleri Üretim ve Yetiştirme Tesislerine İlişkin İlke Kararında ise, sit alanlarında ve sit alanlarına kıyısı bulunan koylarda su ürünleri üretim ve yetiştirme tesisi yapılamayacağı düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmelerin, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlü oldukları; Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeleri için hazırlanması gereken ÇED Başvuru Dosyasının, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği Ek-3’te yer alan ÇED Genel Formatı esas alınarak hazırlanması gerektiği, ÇED Genel Formatına uygun hazırlanmadığı anlaşılan ÇED Başvuru Dosyasının tamamlanmak üzere iade edileceği; ÇED Genel Formatında ise, projenin kümülatif etkilerinin belirlenmesinin de yasal bir zorunluluk olarak düzenlendiği; bununla birlikte, sit alanlarında ve sit alanlarına kıyısı bulunan koylarda su ürünleri üretim ve yetiştirme tesisi yapılamayacağı anlaşılmaktadır.
Öte yandan, yine söz konusu hükümler uyarınca, çevresel etki değerlendirmesiyle, gerçekleştirilmesi planlanan projelerin çevreye olabilecek olumlu ya da olumsuz etkilerinin belirlendiği, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin irdelendiği, seçilen yer ile teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirildiği, ayrıca projelerin uygulanmasının izlendiği ve kontrolünde sürdürülecek çalışmaların belirlendiği bir süreç öngörülmüş olup, Yönetmelik kapsamında yer alan bir faaliyet nedeniyle hazırlanacak ÇED raporunda özel format uyarınca, projenin gerçekleştirileceği yer ile alternatif alanlar belirlenerek projenin hizmet amacı, önem ve gerekliliği kapsamında yerin ve etki alanının çevresel özellikleri, çevresel etkiler ve alınacak önlemlerin tartışılması, faaliyet yerinin belirlenmesinde ise, faaliyetin büyüklüğü, amacı, ulaşım, iklim, toprağın ve çevrenin özellikleri, olası etkiler ve etkilerin azami giderilme olanakları gibi unsurların etkili olması, bu bağlamda, sürdürülebilir kalkınma ve sürdürülebilir çevre dengesinin sağlanması yolunda belirtilen nitelikteki bir faaliyete en uygun yerin seçilmesi esastır.
Dosyanın ve Dairemizin E:2021/276 ve E:2021/363 sayılı dosyalarının birlikte incelenmesinden; bakılmakta olan davaya konu proje ile yukarıda esas numarası belirtilen dosyalara konu projelerin üçünün de kültür balıkçılığı faaliyetine ilişkin olup, Mersin İli, Anamur İlçesi, … Mahallesi, … Mevkii açıklarında bulunan 4A No'lu Potansiyel Su Ürünleri Yetiştirme Alanında yapılmasının planlandığı; söz konusu projeler için verilen ÇED Olumlu kararlarının iptali istemiyle açılan davalarda Mahkemelerce verilen ret kararlarının Dairemizin 07/04/2021 tarihli, E:2021/276, K:2021/5192 ve E:2021/363, K:2021/5194 sayılı kararlarıyla; Mahkemelerce hükme esas alınan bilirkişi raporlarını hazırlayan bilirkişi heyetinin uzmanlık alanları itibarıyla yeterli olmadığı, çevre mühendisliği, harita mühendisliği, biyoloji, coğrafya ve su ürünleri bilim dallarından seçilecek uzmanlardan oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetiyle, mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak, proje alanının özellikleri ve tarafların iddiaları değerlendirilmek ve proje alanının hassas alan niteliğindeki kapalı koy veya körfez ya da sit alanlarına kıyısı bulunan koy veya körfez olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği, ÇED Raporlarında yer verilen ve Mülga Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yapılmış olan kümülatif etki değerlendirmesinin yeterli olup olmadığı hususları da açıklığa kavuşturulmak üzere yeni bir bilirkişi raporu alınarak uyuşmazlığın esası hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu; bakılan davada Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunu hazırlayan heyette ise, biri Su Ürünleri Temel Bilimler Bölümü, diğeri Su Ürünleri Yetiştiricilik Bölümünden olmak üzere Mersin Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesinden iki akademisyen ve yine Mersin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümünden bir akademisyenden oluştuğu; raporu hazırlayan bilirkişi heyetinin, uzmanlık alanları itibarıyla yeterli uzmandan oluşturulmadığı; dolayısıyla, Dairemizin yukarıda anılan E:2021/276, K:2021/5192 ve E:2021/363, K:2021/5194 sayılı kararlarında yer verilen bozma gerekçelerinin bakılan dava açısından da geçerli olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, çevre mühendisliği, harita mühendisliği, biyoloji, coğrafya ve su ürünleri bilim dallarından seçilecek uzmanlardan oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetiyle, mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak, proje alanının özellikleri ve tarafların iddiaları değerlendirilmek suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmış olup, karara dayanak alınabilecek nitelikte bulunmayan bilirkişi raporu esas alınarak verilen Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan temyiz istemlerinin kabulüne,
2. Temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20/A-2-(i) maddesi uyarınca, karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun duyurulmasına, 13/09/2021 tarihinde, usul yönünden oyçokluğu, esas yönünden oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi