
Esas No: 2014/4398
Karar No: 2014/7820
Karar Tarihi: 03.04.2104
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/4398 Esas 2014/7820 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Ankara 7. İş Mahkemesi
Tarihi : 20.06.2013
No : 2013/204-2013/679
Dava, 1479 sayılı Kanun"un ek geçici 13. maddesi kapsamında yapılan borçlanmanın geçerli olduğunun ve yaşlılık aylığına hak kazanıldığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrasında davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Önceki bozma ilamında; yasal dayanakları 1479 sayılı Kanunun 24. ve geçici 10. maddesi olan ve 12.12.2007 tarihinde açılan davada, davalı Kuruma yaşlılık sigortasından aylık bağlanması isteminde bulunulduğu 01.11.2002 günü itibarıyla 25 tam yıl sigortalılık primi ödeme koşulunun gerçekleşmediği belirgin olmakla birlikte, dava tarihi itibariyle 25 yıllık sigortalılık süresinin dolduğu fakat prim borcu bulunduğu, özellikle, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Usul ekonomisi ilkesi” başlığını taşıyan 30. maddesinde yer alan, hakimin, yargılamanın kabul edilebilir süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu yönündeki düzenleme ile sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında, dava dilekçesini tahsis talep dilekçesi olarak kabul ederek, davacıya, prim borcunu ödemek üzere süre verilmesi ve prim ödemesini takip eden aybaşı itibariyle aylık bağlanması gerektiğinin tespitine ilişkin hüküm kurulması gerektiği belirlenmişti.
Bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama sonunda, hatalı değerlendirme yapılarak, davacının ek geçici 13. maddesi kapsamında yaptığı borçlanmasına ilişkin olarak basamak farkından kaynaklanan prim borcu ödettirilmiş ve bu ödemeyi takip eden 1.7.2013 tarihi itibariyle aylık bağlanmasına karar verilmiş ise de, dosya kapsamına göre, davacının, 1.12.1999 ile dava tarihi olan 12.12.2007 tarihleri arasında prim borcu bulunduğu açık olup, bu döneme ilişkin prim borcunu ödemesi için süre verilerek, takip eden aybaşı itibariyle aylık bağlanmasına karar verilmesi gerektiği halde, tahsis koşullarında yanılgıya düşerek, yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03.04.2104 gününde oybirliğiyle karar verildi.