Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/7634
Karar No: 2021/9363
Karar Tarihi: 13.09.2021

Danıştay 6. Daire 2021/7634 Esas 2021/9363 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/7634
Karar No : 2021/9363

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN ÖZETİ : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Trabzon İli, Ortahisar İlçesi, … nolu … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı davacıların hissedarı olduğu taşınmazın imar planında yol kullanımına ayrılarak kamulaştırılmaması ve kısıtlılık halinin kaldırılmaması nedeniyle, mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığından bahisle, uğranıldığı iddia edilen 5.000,00 TL (ıslah sonucu 238.144,65 TL) zararın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte hüküm altına alınması talep edilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararında; davanın kabulü ile 238.144,56 TL tazminatın 5.000,00 TL'lik kısmının dava tarihinden, geriye kalan kısmının ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden alınarak, davacılara verilmesine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuka ve usule uygun olduğu gerekçesiyle, davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı tarafından; öncelikle temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının sözleşmesi biten ve yenilenmeyen Av. …'ye tebliğe çıkarıldığı ve tebliğin de mahalle muhtarına yapıldığı, dolayısıyla tebliğ işleminin usulsüz olduğu, bu nedenle temyiz istemlerinin süresinde kabul edilmesi gerektiği, işin esasına ilişkin olarak ise verilen kararın hukuka aykırı olduğu belirtilerek, bozulması gerektiği iddia edilmiştir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma alınmamıştır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, yürütmenin durdurulması hakkında karar verilmesine gerek görülmeyerek işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacıların hissedar olduğu Trabzon İli, Ortahisar İlçesi, … nolu … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın imar planında yol kullanımına ayrılarak kamulaştırılmaması ve kısıtlılık halinin kaldırılmaması nedeniyle, mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığından bahisle, uğranıldığı iddia edilen 5.000,00 TL (ıslah sonucu 238.144,65 TL) zararın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte hüküm altına alınması talebiyle,
bakılmakta olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 46. maddesinde, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde, Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği, hükmüne, aynı Kanunun 48. maddesinin 7. fıkrasında ise; temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin ödenmemiş olduğu, dilekçenin 3. madde esaslarına göre düzenlenmediği, temyizin kanuni süre içinde yapılmadığı veya kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşıldığı hâllerde, 2. ve 6. fıkralarda sözü edilen kararlar, dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca, kesin olarak verilir, hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanunun 31. maddesinin 1. fıkrasında ise; "Bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler ile elektronik işlemlerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır..." hükmüne yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 71. maddesinde "Dava ehliyeti bulunan herkes, davasını kendisi veya tayin ettiği vekil aracılığıyla açabilir ve takip edebilir." hükmüne, 72. maddesinde; "Davanın vekil aracılığıyla açılması ve takip edilmesinde, kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak üzere, 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununun temsile ilişkin hükümleri uygulanır." hükmüne, 82. maddesinde "İstifa eden vekilin vekâlet görevi, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam eder." hükmüne, 83. maddesinde; "Vekil ile takip edilen davada, vekilin azli hâlinde vekâlet veren, davayı takip etmez ve iki hafta içinde bir başka vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılır." hükmüne, 81. maddesinde ise "Vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur." hükmüne yer verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 502. maddesinde; vekâlet sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşme olarak tanımlanmış, 512. maddesinde ise; vekâlet veren ve vekilin, her zaman sözleşmeyi tek taraflı olarak sona erdirebileceği, belirtilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanununun 11. maddesinde, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılacağı, 21. maddesinin 1. fıkrasında ise; kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır, hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; vekil aracılığı ile açılan ve takip edilen işlerde, tarafların tek taraflı olarak tayin edilen vekili azledebileceği veya vekilin bu görevinden istifa edebileceği, ancak azil ve istifa durumlarının hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve ilgilisine tebliğ edilmesi gerektiği, ayrıca vekil vasıtası ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılacağı, kendisine tebligat yapılacak kişinin tebellüğden imtina etmesi halinde ise tebliğ memuru tarafından tebliğ olunacak evrak, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim edilerek, ilgili ihbarnamenin gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırılacağı ve ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin ise tebliğ tarihi sayılacağı, anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden ise; bozulması talep edilen … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararının davalı Ortahisar Belediye Başkanlığı vekili Av. …'ye tebliğe çıkarıldığı, muhatap ...'nin tebellüğden imtina etmesi nedeniyle, 22/02/2021 tarihinde tebliğ evrakının mahalle muhtarına tebliğ edilerek, 2 nolu haber kağıdının (ihbarnamenin) muhatabın kapısına yapıştırıldığı, bu tarih itibarıyla dosyada adı geçen avukatın vekillikten azledildiğine veya vekilin istifa ettiğine dair herhangi bir bilgi/belge bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda; her ne kadar temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının sözleşmesi biten ve yenilenmeyen Av. ...'ye tebliğe çıkarıldığı ve tebliğin de mahalle muhtarına yapıldığı, dolayısıyla tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddia edilse de, söz konusu Bölge İdare Mahkemesi kararının tebliğ edildiği 22/02/2021 tarihi itibarı ile Av. ... ile davalı Belediye arasındaki vekalet ilişkisinin azil, istifa, görevin sona ermesi gibi nedenlerden dolayı açıkça sonlandırıldığına ilişkin dosyaya bilgi ve belge sunulmadığı, dolayısıyla vekalet ilişkinin devam ettiği ve tebellüğden imtina edilmesi nedeniyle, evrakın mahalle muhtarına bırakılarak, ihbarnamenin muhatabın kapısına asılması suretiyle yapılan tebliğ işleminin ise usulüne uygun olduğu anlaşıldığından, anılan karara karşı yukarıda belirtilen kanun hükmü uyarınca 30 gün içinde en son 24/03/2021 tarihinde temyiz isteminde bulunulması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 16/07/2021 tarihinde kayda giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulması nedeniyle, temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin TEMYİZ İSTEMİNİN SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2. Yapılan giderlerin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
3. Yürütmenin durdurulması harcının talep halinde ilgilisine iadesine,
4. Kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 13/09/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi