11. Ceza Dairesi 2019/4066 E. , 2019/5527 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 25.04.2019 tarihli ve 2019/4334 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 07.05.2019 tarihli ve KYB-2019/46572 sayılı ihbarname ile;
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 31/01/2019 tarihli ve 2019/18705 soruşturma, 2019/5585 esas, 2019/3890 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170. maddesine uygun bulunmadığından bahisle aynı Kanun’un 174. maddesi gereğince iadesine dair İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/02/2019 tarihli ve 2019/59 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/02/2019 tarihli ve 2019/202 değişik iş sayılı kararının "5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170/3. maddesinde iddianamede hangi hususların gösterileceği, aynı Kanun’un 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesinde yer alan “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.” hükmü uyarınca Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu,
İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesince, şüphelinin beyanına dayalı olarak kamu davası açıldığı ve kimlik bilgilerinin tespit edilmeden dava açılamayacağından iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de, şüphelinin kimlik bilgilerine ilişkin Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenmiş C-016710 numaalı yabancı kimlik numarasını da içerir ikamet iznine ilişkin belgenin bulunduğu, kaldı ki, şüpheliye ait resmi kimliğe dair belgenin bulunması zorunlu olmadığı gibi kendisinin beyanına göre kimlik bilgilerinin tespit edildiği ve parmak izi ile fotoğraflarının da dosyada mevcut olduğu, dolayısıyla iddianamenin iade edilemeyeceği gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine dair karar isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; 5271 sayılı CMK’nin 170. maddesinin (3) numaralı fıkrasının (a) bendinde, görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede, diğer unsurlarla birlikte şüphelinin kimliğinin de yer alması gerektiği açıklanmıştır. Madde gerekçesinde, şüphelinin açık kimliğinin iddianamede yer alması veya en azından onu başkalarından ayırt etmeyi sağlayacak özelliklerinin belirtilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Şüphelinin açık kimliğinden maksat, onu diğer kişilerden ayırt etmeye yarayacak, örneğin; ad-soyad, ana-baba adı, doğum tarihi ve yeri, nüfusa kayıtlı olduğu yer, ikamet adresi ve benzeri özellikleridir. Bu hususta istikrar kazanmış uygulamalarda da belirtildiği üzere; şüpheli hakkında bir suçtan iddianame düzenlenebilmesi için, kimliğinin resmi bir belge ile ispatı zorunlu bulunmayıp, aksine bir iddia ya da tespit bulunmaması durumunda şüphelinin, kimliği ile ilgili tutarlı beyanına dayanarak iddianame düzenlenebilecektir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan“ suçundan hakkında soruşturma yürütülen şüphelinin, 06.12.2018 tarihinde Aksaray Ş.V.U. Polis Merkezi Amirliği‘nde alınan beyanında; Kırgızistan vatandaşı olduğunu beyan ederek, ad-soyad, ana-baba adı, doğum tarihi ve yeri gibi ayrıntıları içerir kimlik bilgilerini beyan ettiği ve bu bilgilerle uyumlu Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen ikamet izin belgesini de görevlilere ibraz ettiği, belgenin bir suretinin dosya içerisinde mevcut bulunduğu, şüpheliye ait teşhise elverişli parmak izlerinin ülke genelinde uygulanabilirliği bulunan APFİS sisteminde de kayıtlı olduğu anlaşılmakla,
İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.02.2019 tarihli 2019/59 İddianame Değerlendirme sayılı iddianamenin iadesine ilişkin kararına vaki itirazın reddine dair İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 27.02.2019 tarihli ve 2019/202 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 24.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.