Mahkemesi : İzmir 10. İş Mahkemesi
Tarihi : 10.04.2013
No : 2011/719-2013/157

Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı Kurum, işkazasında bağışlanmaz kusurlu olduğu gerekçesiyle davalı sigortalıya ödenen geçici işgöremezlik ödeneğinin % 40"ının tahsilini talep etmiştir.
Olay günü, fotoğraf stüdyosunda çalışan sigortalının raflara ulaşmak için çıktığı sandalyeden inerken uğradığı işkazasında sigortalının bağışlanmaz kusurlu olduğu gerekçesiyle davacı Kurum"un ödediği iş göremezlik ödeneğinin % 40"ını talep ettiği, işverene karşı açılan rücu davasında işverenin % 60, sigortalının ise % 40 oranında kusurlu bulunduğu, dosyada alınan kusur raporunda ise, sigortalının kusurunun fazla olması nedeniyle bağışlanmaz kusurlu olduğunun kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 111. maddesidir. Bu maddeye göre bağışlanmaz kusuru yüzünden hastalanan sigortalıya verilecek geçici işgöremezlik ödeneği Kurumca yarısına kadar eksiltilebilir.
Nelerin bağışlanmaz kusur olduğu 111. maddenin ikinci fıkrasında sayılmıştır. Buna göre "tehlikeli olduğu veya hastalığa sebep olacağı bilinen yahut yetkili kimseler tarafından verilen emirlere aykırı olarak veyahut açıkca izne dayanmadığı halde hiçbir gereği ve yararı bulunmayan bir işi elinde olarak sigortalının yapması veya yapılması gerekli bir hareketin savsanması, kusurun bağışlanmazlığına esas tutulur."
Sigortalının, iş kazası veya meslek hastalığının oluşmasında etkili bulunan davranışının “bağışlanmaz kusur” niteliğinde kabul edilebilmesi, 506 sayılı Yasanın 111. maddesinin son fıkrasındaki tanıma uygun olmasına bağlıdır. Genel anlamda sigortalının yüksek oranlı kusuru, mutlak olarak “bağışlanmaz kusur” kabulü için yeterli değildir.
Bu durumda sözü edilen madde kapsamında sigortalının kazanın oluşumunda "bağışlanmaz kusurun" bulunup bulunmadığı, bağışlanmaz kusuru varsa kusur derecesinin ne olduğu konusunda yukarıda sıralanan maddi ve hukuki olgular ışığında bilirkişi kurulu oluşturulup inceleme yapılması gereği gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme neticesi karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.