10. Hukuk Dairesi 2013/17625 E. , 2014/7740 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İzmir 8. İş Mahkemesi
Tarihi : 17.04.2013
No : 2012/124-2013/213
Davacı, yaşlılık aylığını iptal eden kurum işleminin iptalini, yersiz tahsil edilen aylıklar ile primlerin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiziyle birlikte iadesini istemiştir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacıya, 3201 sayılı Yasaya göre borçlanılan süreler de gözetilerek 1479 sayılı Yasa kapsamında 01.12.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı; davacının, oda ve vergi kaydına dayalı çalışmasının, yaşlılık aylığı aldığı dönemde sosyal güvenlik destek primi ödeyerek devam ettiği; davalı Kurum’un, 3201 sayılı Yasanın 6. maddesinin B bendi gereği, yurtdışında geçen çalışmalardan borçlanılan süreler de gözetilerek yaşlılık aylığı bağlananların, yeniden yurtdışında veya Türkiye’de çalışması durumunda, aylıklarının kesileceği, bu durumdakilerin, sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışamayacakları gerekçesi ile, yaşlılık aylığını keserek, ödenen aylıklar ile cari prim borcu çıkardığı; 01.12.2008-25.02.2010 arası dönem için çıkarılan yersiz aylıkların 13.055,77 TL olarak davacıdan icraen tahsil edildiği, keza 6.359,47 TL cari dönem primlerini de ödeyen davacıya, 21.04.2011 günlü ikinci tahsis başvurusuna kadarki sigortalılık süresi de dikkate alınarak, 01.05.2011 tarihinden itibaren yeniden yaşlılık aylığı bağlandığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte bulunan 3201 sayılı Yasanın 6. maddesinin “B” bendinde “Kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan ….. Türkiye"de sigortalı çalışmaya başlayanların aylıkları, tekrar çalışmaya başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları tarihten itibaren kesilir. 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun sosyal güvenlik destek primi hakkındaki hükümleri, bu Kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlar için uygulanmaz.” düzenlemesine yer verilmiştir. Her ne kadar, anılan yasada 19.06.2010 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 5997 sayılı Yasanın 15. maddesi ile yapılan değişiklikle,
3201 sayılı Yasadan yararlanmak suretiyle aylık bağlananların, Türkiye’de sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışabileceği belirtilmiş ise de; yürürlük tarihi ve her yasanın kendi yürürlük döneminde uygulanması gerektiği gözetildiğinde, anılan değişikliğin davacı lehine uygulama olanağı bulunmamaktadır.
Ancak, davacı, uyuşmazlık konusu dönemde, sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmış olup; Kurum’un, yaşlılık aylığı alan davacının çalıştığını bildiği ve sosyal güvenlik destek primi ödendiği halde, yaşlılık aylığını kesmesi ve ödenen aylıkları borç çıkarması, Medeni Kanunun 2. maddesinde belirtilen iyiniyet ve hakkaniyet kurallarına aykırıdır.
Açıklanan bu maddî ve hukuki esaslar gözetilmeden, eksik inceleme ile ve yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, usül ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.