17. Hukuk Dairesi 2019/6016 E. , 2020/8950 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki asıl davada davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 23.12.2020 Salı günü asıl davada davacı vekilleri Av. ... ile asıl davada davalı ... vek. Av. ... geldi. Birleşen davada davacı ile diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı ... Bankası A.Ş. vekili, davalı borçlular ... Gıda Paz. ve Tic. A.Ş. ve ... hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını, borçluların mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiğini belirterek, bu tasarrufun iptalini talep etmiş, davacı ... Bank A.Ş. vekili de, borçlu ... hakkında takip yaptıklarını ve dava konusu 11086 ada 8 bağımsız bölümü 27.07.2016 tarihinde davalı ..."ya yaptığı satışın iptalini talep etmiş, mahkemece davalar arasında irtibat bulunduğu gerekçesi ile birleştirilmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın haksız açıldığını belirterek reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, asıl dava yönüden davalı borçlu ... ile davalı ..."nın karı-koca olmaları nedeni ile dava konusu 11086 ada 8 nolu bağımsız bölüm 1/2 hissenin, dava konusu 282 ada 36 nolu parselin davalı ... tarafından davalı ..."e yapılan satışta taşınmazın tapudaki satış bedeli ile gerçek değeri arasında önemli oransızlık olması nedeni ile iptali gerektiğini, diğer davalılar yönünden dava ispatlanmadığından bahisle reddine, birleşen dava yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davacı ... Bankası A.Ş vekili, davalı ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf mahkemesi, davalı ..."in gerekli istinaf harcını, çıkartılan ihtara rağmen ödemediğinden ek karar ile istinaf talebinden vazgeçmiş sayılmasına karar verildiği, bu ek karara ilişkin istinaf talebinde bulunulmadığı görüldüğünden, Metin"in istinaf talebi irdelenmediği, 322 ada 8 parselde kain E Blok 64 nolu bağımsız bölüm ile aynı yerde F Blok 64 nolu bağımsız bölümün 13/02/2017 tarihinde ..."a devredildiği, davalı ... vekilince, duruşmada taraflar arasında ticari ilişki olduğunun kabul edildiği, aynı gün aynı kişiye birden fazla satışın yapılması, hayatın olağan akışına uygun düşmediği, davalı üçüncü kişi ..."ın borçluların alacaklılarından mal kaçırmak kastını bilebilecek kişilerden olduğunun kabulü gerektiğini ancak 322 ada 8 parselde kain E Blok 64 nolu bağımsız bölümün ... tarafından dava dışı 4. kişiye 03/05/2017 tarihinde devredilmiş olduğundan, taşınmazın 03/05/2017 tarihindeki değerinin 240.000,00 TL"nin tahsiline, asıl davada davacı ... Bankası A.Ş. vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ... vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İstinaf mahkemesince, davalı ... vekilinin duruşma sırasında belirttiği borçlu ile ticari ilişki olduğu yönündeki kabulü yerinde görülmemiştir. Dosya kapsamında davalı borçlular ile davalı ... arasında önceye dayalı ticari ilişki olduğuna ilişkin somut bir delil olmadığı gibi, davalı vekilinin beyanı mahkemenin görevli olmadığı yönündeki itirazına gerekçe olarak taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu için görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olması gerektiği yönündeki savunması sırasında belirtilmiş olup, davacı ve borçlular arasındaki ticari ilişkiyi belirttiği anlışılmaktadır. Anılan davalının satın aldığı taşınmazların tapudaki satış bedelleri ile gerçek değerleri arasında önemli oransızlık olmadığı gibi, borçlular ile bir yakınlık veya tanışıklıkta ispat edilmemiştir.
Ancak, İİK’nun 280/1.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği, aynı maddenin son fıkrasında ise ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın, borçlunun alacaklılarını ızrar kastını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kastıyla hareket ettiğinin kabul edildiği, bu karinenin, ancak iptal davasını açan alacaklıya devir, satış veya terk tarihinden en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğinin veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticaret Sicili Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtalarla ilan olunduğunun ispatla çürütülebileceği hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda, davalı ... borçlu şirkete ait iki adet taşınmaz satın almıştır. Bu nedenle İİK"nun 280/3. maddesi kapsamında davalı üçüncü kişilere yapılan satışın borçlu şirketin önemli bir kısmının devri niteliğinde olup olmadığının araştırılması gerekmektedir.Bunun için konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile davalı ..."e yapılan taşınmaz satış miktarları dikkate alınarak, borçlu şirketin 2016-2017 yıllarındaki blanço ve mal varlıklarının önemli bir kısmınn devri niteliğinde olup olmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyize konu yerel mahkeme kararının HMK"nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, HMK"nın 373/2. maddesi gereğince istinaf mahkemesinin yeniden verdiği kararın kaldırılarak dosyanın kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 2.540,00 TL vekalet ücretinin asıl davada davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan asıl davada davalı ..."a verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl davada davalı ..."a geri verilmesine 23/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.