Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5082
Karar No: 2019/4967
Karar Tarihi: 04.11.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/5082 Esas 2019/4967 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2018/5082 E.  ,  2019/4967 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat...tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine asıl dava 15/05/2008, birleşen davada 13/04/2016 günlerinde verilen dilekçeler ile trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 14/12/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı ... vekili ile davalı Gazantep Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Mahkemece, gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 15/05/2008 tarihi yerine 13/04/2016 tarihi olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmekle bozma sebebi yapılmamıştır.
    1-Asıl dava yönünden yapılan incelemede;
    Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili ile davalılar ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili asıl davada; müvekkili ...’nun motorsikletiyle seyir halindeyken, davalı ...’in aracıyla çarpışması neticesinde ağır yaralandığını, uzun süre tedavi gördüğünü, ancak sağ ayağında malûliyet oluştuğunu belirterek, oluşan maddi ve manevi zararının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazmini; birleşen davada ise; bozma sonrasında alınan bilirkişi raporunda hesaplanan sürekli iş göremezlik tazminatının davalılardan tahsili isteminde bulunmuştur.
    Davalı ... vekili asıl ve birleşen davada; trafik kazasına davalının kendi kusuru ile sebebiyet verdiğini, asıl kusurun davacıda olduğunu belirterek, davanın zamanaşımı nedeniyle ve esastan da reddi gerektiğini savunmuştur.
    Dahili davalı ... vekili asıl davada; kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın husumet, zamanaşımı ve esastan reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı Türkiye Genel Reasürans Sigorta (Mapfre Genel Sigorta) Anonim Şirketi vekili asıl davada; tazminattan sadece poliçe limitleri ile sınırlı olduklarını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Yerel mahkemece verilen ilk kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 26/03/2012 gün, 2011/2302 esas ve 2012/4930 karar sayılı ilâmıyla, davalı ..."in kavşağa geliş istikametinin 7.sokak, davacının kavşağa geliş istikametinin ise 14.cadde olduğu gözetildiğinde, trafik kaza raporu ve bilirkişi makine mühendisi Hüseyin Erkan tarafından düzenlenen 24/05/2010 tarihli kusur raporunun olayın oluşu ve dosya kapsamına daha uygun olduğu belirtilerek, bu durumun değerlendirilmemesinin usul ve yasaya uygun düşmediği gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur. Mahkemece direnme kararı verilmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23/10/2015 gün, 2014/4-257 esas ve 2015/2353 karar sayılı ilamı ile 24/05/2010 tarihli bilirkişi raporu ile 27/08/2010 tarihli bilirkişi raporlarında gösterilen kusur oranları arasındaki çelişkiyi gidermek amacıyla yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak varılacak sonuca göre karar verilmek üzere yerel mahkeme direnme kararının değişik gerekçe ve nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir. Yerel Mahkemece, bozma sonrası alınan bilirkişi raporuna dayanılarak asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun tarafta iradî değişiklik başlıklı 124. maddesi; ""(1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür.(2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. (3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. (4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder."" şeklindedir.
    Dava dosyasının incelenmesinde; mahkemece bozma kararına uyulduğu ve raporlar arasındaki çelişki giderilmek üzere alınan yeni bilirkişi kurulu raporunda, davalı ...’in %60, davacının %20 ve dava dışı ...’nın da %20 oranında kusurlu olduğunun mütalaa edildiği anlaşılmıştır.
    Yargılama aşamasında, dahili davalı olarak Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığına 29/09/2016 günü dava dilekçesi tebliğ edilmiş ve dahili davalı sıfatıyla hakkında hüküm kurulmuştur. Kural olarak, davada taraf değiştirilemez ve dahili dava yoluyla davada taraf olmayan hakkında hüküm kurulamaz. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Fakat dava konusu olayda, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığının dava dilekçesinde gösterilmemesinin kabul edilebilir bir yanılgı olarak benimsenmesi doğru değildir. Mahkemece, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen anılan Kurumun davaya dahil edilerek, hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülmüş ve bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir
    2-Birleşen dava yönünden yapılan incelemede ise;
    Davacı vekilinin 24/02/2017 tarihli dava dilekçesi ile bozma sonrasında alınan kusur raporunda kusur oranları değiştiği için bu rapora dayanılarak düzenlenen hesap raporunda maddi tazminat miktarının artması ve bozmadan sonra ıslah yapılamayağını belirterek asıl davada talep edilen dışında kalan maddi zararı için davalılar ..., ... ve Türkiye Genel Reasürans Sigorta (Mapfre Genel Sigorta) Anonim Şirketi’ne karşı tazminat davası açtığı ancak mahkemece davalılara dava dilekçesi ve birleştirme kararının usulünce tebliğ edilmediği ve birleştirme karar başlığında davalı olarak sadece ...’in yazıldığı, asıl davanın 20/06/2017 tarihli 5. celsesinde de “...’e ilişkin açılan davanın dosyamızla birleştiği görüldü” şeklinde duruşma zaptına açıklama yazıldığı, açılan davadan bu şekilde haberdar olan davalı ...’in birleşen dava dosyasından fotokopi alarak cevap dilekçesi verdiği ancak diğer davalıların birleşen davadan haberdar olmadığı anlaşılmıştır.
    Savunma hakkı Anayasa"nın 36. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Buna göre Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Adil yargılanma hakkı hak arama özgürlüğünün uygulamaya yönelik uzantısı niteliğindedir.
    6100 sayılı Kanun"un 27. maddesi ise “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” hükmünü içermektedir.
    Şu halde; birleşen davada usûlüne uygun olarak dava dilekçesi ve birleştirme kararı tebliğ edilmeksizin hukuki dinlenilme ve dolayısıyla mahkemeye erişim hakları sınırlanan davalılar hakkında hüküm tesisi usul ve yasaya uygun düşmemiş, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.
    SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenle dahili davalı ... Belediyesi yararına, (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle de taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 04/11/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi