Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/21475
Karar No: 2017/1665
Karar Tarihi: 13.02.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/21475 Esas 2017/1665 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İcra Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir icra takibine itiraz davasında, borçlu vekili takibe dayanak ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacağını, borçlunun sorumlu olduğu miktarın tespit edilebilmesi gerektiğini belirterek kesinleşmeden yapılan takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece tasarrufun iptali ilamının takibe konulabilmesi için kesinleşmesinin gerekmediği, borçlunun sorumlu olduğu miktarın tespit edilebileceği gerekçesiyle hesabın İcra Müdürlüğü tarafından yapılmasına karar verilmiştir. Borçlu vekili tarafından temyiz edilen kararı inceleyen Daire ise tasarrufun iptali davasının borçlunun hukuki işlemlerini ortadan kaldırmadığını ve taşınır ya da taşınmaz mülkiyetinin el değiştirmemesini sağlamadığını belirtmiş ve ilamın kesinleşmesi şartı aranmadığını ifade etmiştir. Bu nedenle, tasarrufun iptali ilamı üzerine ilk takip dosyası üzerinden 3. şahsa satılan malların haczi ve satışı istenerek takibe devam edilebileceği sonucuna varılmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- 2004 sayılı İİK, madde 283/1: Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile, hakkını almak yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan taşınmazın haciz ve satışını ist
8. Hukuk Dairesi         2016/21475 E.  ,  2017/1665 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İcra Takibine İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Borçlu vekili, takibe dayanak ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacağını, ilamın iki kişi adına verilmiş olmasına rağmen icra takibinin sadece müvekkili ... adına yapıldığını, dayanak ilamda müvekkilinin.... İcra Müdürlüğünün 2004/12624 ve .... İcra Müdürlüğünün 2004/12514 esas sayılı takip dosyalarındaki toplam alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere sorumlu tutulduğunu yapılan icra takibindeki rakamların borçla bir ilgisinin olmadığını belirterek kesinleşmeden yapılan takibin iptalini talep etmiştir.
    Mahkemece tasarrufu iptali ilamının takibe konulabilmesi için kesinleşmesinin gerekmediği, borçlunun .... İcra Müdürlüğü’nün 2004/12624 Esas ve 6. İcra Müdürlüğü’nün 2004/12514 Esas sayılı dosyalarındaki toplam alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere sorumlu tutulduğu, İcra Müdürlüğünce borçlunun sorumlu olduğu miktarın tespitinin mümkün olduğu gerekçesiyle hesabın İcra Müdürlüğünce yapılmasına, şikayetin reddine karar verilmiş olup hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir.
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    2004 sayılı İİK"nın 283/1. maddesinde "Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile, hakkını almak yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
    İİK.nun 277 ve müteakip maddelerine göre alınmış tasarrufun iptaline ilişkin kararın amacı, yalnızca borçlunun tasarrufuna konu ettiği maldan alacaklının alacağını tahsil olanağını sağlamaktan ibaret olup, konusu ayni değil, şahsi hak doğurucu niteliktedir. Tasarrufun iptali davası, borçlunun hukuki işlemlerini ortadan kaldırıcı nitelikte bir hukuki sonuç yaratmaz, iktisap edenin borçludan yaptığı iktisaba etkisi yoktur. Bir başka anlatımla bu nitelikteki dava sonunda taşınır ya da taşınmaz mülkiyeti el değiştirmiş olmaz. Bu durumda ilam HMK.nun 367/2 maddesi kapsamında kalmayacağından infaz edilebilmesi için kesinleşme şartı aranmaz.


    HMK. nun 367/2.maddesi gereğince gayrimenkule ve buna ilişkin aynı haklara ilişkin hükümler kesinleşmedikçe icra edilemezler. Buna karşılık gayrimenkulün aynına ilişkin olmayan (gayrimenkul üzerindeki kişisel "şahsi" haklara yönelik) ilamların icraya konulabilmesi için bunların kesinleşmesine gerek yoktur.
    Tasarrufun iptali ilamı üzerine ilk takip dosyası üzerinden 3. şahsa satılan malların haczi ve satışı istenerek takibe devam olunabilir. Somut olayda takip dayanağı ...Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16.04.2014 tarih 2006/70 Esas 2014/167 Karar sayılı ilamda ‘‘...Davalı ... Gültekin ve dahili davalı....A3 Blok 18, 19, 20 nolu bağımsız bölümlerin toplam bedeli 189.000,00 TL’yi geçmemek üzere davacının ...Anadolu 4. İcra Müdürlüğü’nün 2004/12624 E ve 6. İcra Müdürlüğü’nün 2004/12514 E takip dosyalarındaki toplam alacak ve fer’ileri ile sınırlı olmak üzere nakdi teminat ile sorumlu tutulmalarına, davacıya bu dosyalardaki alacağın tahsili yönünde bu kişiler ile ilgili takip ve dava yetkisi tanınmasına...’’ şeklinde hüküm kurulmuştur. Bu hali ile ilam, alacaklının yukarıda adı geçen dosyalar üzerinden takibe devam etmesi imkanını sağlar. Anılan miktarların tahsiline ilişkin bir hüküm kurulmadığından hüküm fıkrasında geçen bu miktarlar için 3. şahıs aleyhine takip yapılamaz. Ayrıca vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin ilamda yer alan üç davalıdan alınmasına karar verildiğinden davacı ... Gültekin’den vekalet ücreti, yargılama gideri ve bunların fer’ileri 1/3 oranında istenebilir. Şikayetin bu kabullerden hareketle değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle şikayetin reddi doğru değildir.
    SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 13.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi