15. Hukuk Dairesi 2016/1192 E. , 2017/1239 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, hukuki niteliği itibariyle eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı, icra inkâr tazminatına hükmolunması talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; müvekkili yüklenicinin davalının evinde bazı tadilat, tamirat işlerini yaptığını, yazılı sözleşme yapılmadığını, yapılıp teslim edilen işin bedeline karşılık davalının sadece 2.000,00 TL ödediğini bakiye alacak için yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptâlini istemiştir.
Davalı vekili; davacının yapacağı işlerin listesi çıkarılarak sözlü mutabakata varıldığını, davacının yazılı sözleşme imzalamaya yanaşmadığını, işe başlamadan bırakıp gittiğini müvekkilinin işleri üçüncü kişilere yaptırdığını, malzemeleri temin ettiğini, taraflar arasında akdi ilişki kurulmadığını söylemekle birlikte; 21.05.2015 günlü duruşma zaptına geçen beyanında; işin yarım yapıldığını, yapılan işin bedelinin de ödendiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur.
Yalova 2. İcra Müdürlüğü"nün 2012/4733 Esas nolu takip dosyasında 23.10.2012 tarihinde davacı alacaklı tarafından 7.274,00 TL asıl alacak 42,75 TL işlemiş faizin tahsili için davalıya karşı girişilen icra takibi itirazı ile durdurulmuş, süresinde İİK"nın 67. maddesine göre itirazın iptâli istenmiştir.
Eser sözleşmesi taraflara karşılıklı haklar ve borçlar yükleyen bir iş görme akdidir. Yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye teknik ve sanatsal kurallara ve amaca uygun olarak imal edip iş sahibine teslim etmekle, iş sahibi de kararlaştırılan bedeli ödemekle mükelleftir. Eser yüklenicinin sanat ve beceriyi gerektiren emek sarfıyla gerçekleştirdiği bir snuçtur. Yazılı şekil şartına tabi olmamakla birlikte, akdi ilişkinin varlığı değere göre HMK"nın ispat kurallarına bağlıdır.
./..
s.2
15.H.D.
2016/1192
2017/1239
Taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi bulunmasa da, iş listesi, iadeli taahhütlü tebliğ edilen fatura içeriği, 28.08.2012 tarihli makbuzla yapılmış ödeme ile diğer beyanlar karşısında, taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğu konusunda çekişme bulunmamaktadır. Davalı, davacının tebliğ ettiği faturadaki bir kısım işleri yaptığını kalan kısmını başkalarına yaptırdığını iddia etmiş ise de bu savunmasını kanıtlayacak delil sunamamış olup, Dairemizin uygulamalarına göre bu durumda tüm imalâtların yüklenici tarafından yapıldığına dair karine bulunmaktadır. Karinenin aksinin kanıtlanamadığı davada, taraflar arasında işin bedeli konusunda anlaşma bulunmadığından 6098 sayılı TBK"nın 481. maddesi uyarınca mahkemece konusunda uzman bilirkişiyle birlikte mahallinde keşif yapılarak, fatura konusu imalâtların yapılıp yapılmadığının belirlenmesi, yapılmış imalâtların yapıldığı yer ve zamandaki serbest piyasa rayiçlerine göre bedellerinin hesaplattırılmasından sonra, ödendiği çekişmesiz olan 2.000,00 TL"nin mahsubu ile varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Diğer yandan; bu şekilde belirlenen iş bedeli likid kabul edilemeyeceğinden, icra inkâr tazminatı talebinin de reddine karar verilmelidir. Mahkemece aksine kanaatle karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 22.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.