12. Ceza Dairesi 2017/1353 E. , 2020/565 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 1- Sanıklar ... ve ... hakkında; 2863 sayılı Kanunun 74/1, 74/1-2.cümle, TCK’nın 62/1, 53/1-3, 54. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- Sanık ... hakkında; 2863 sayılı Kanunun 74/1, 74/1-2. cümle, TCK’nın 39/1, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, Sanık ... müdafii, sanık ..., sanık ... ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü önleyici kolluk devriye faaliyeti sırasında, kolluk ekiplerince kayalık ve dağlık alanda şüpheli 3 şahsın görüldüğü, şahısların kaçmaya başladığı, kazı alanının yakınlarında sanıklardan Yaşar ve Türkşad’ın yakalandığı, sanıklardan Ziya’nın arandığını öğrenerek jandarma karakoluna geldiği, yakalanan sanıklar ile birlikte kazı alanının incelenmesinde, kayalık alandaki 1,5- 2 metre ebatlarındaki iki odalı mağara içerisinde kullanıma hazır ve hiltiye bağlı durumda jeneratör olduğunun, hiltinin kazılı alana saplı vaziyette olduğunun, jeneratör ve hiltinin halen sıcak durumda ve toprağın yeni kazılmış olduğunun, 105 cm derinliğinde, 150 cm ebatlarında ve 79 cm çapında, 40 cm derinliğinde iki adet kazı çukuru bulunduğunun tespit edildiği, aynı zamanda kazıda kullanılan 23 adet alet ele geçirildiği olay kapsamında, sanıklardan Ziya, Yaşar ve temyiz dışı sanık ...’ın fikir ve eylem birliği içerisinde kazı yaptığı, sanıklardan Metin’in ise; diğer sanıkların kazı yapacağını bilerek, kazıda kullanacakları aletler ile birlikte sanıkları aracı ile olay yerine bırakarak sanıkların eylemine yardım ettiği anlaşılmakla;
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Her ne kadar kazı yapılan alan suç tarihi itibariyle korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilmemiş ise de; Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünün 18.12.2014 tarihli yazısı ile bu alanın 2863 sayılı Kanunun 6. ve 7. maddesi kapsamında kültür varlığı ( şapel ) olduğunun bildirilmesi karşısında, mahkemece mahallinde keşif yapılmaksızın 2863 sayılı Kanunun 74/1-2. cümlesi gereğince indirim hükümlerinin uygulanması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafii, sanık ..., sanık ...’in yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:
Suç tarihi itibari ile denetim süresi dolmuş olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması haricinde sabıkası bulunmayan, savunmalarında pişman olduğunu beyan eden, duruşma tutanaklarına yansıyan herhangi bir olumsuz davranışı bulunmayan, hakkında belirlenen cezada takdiri indirim uygulanan sanık ... hakkında “daha önce HAGB kararı uygulandığından” şeklindeki dosya kapsamıyla uyuşmayan, yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafii ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.