Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/9172 Esas 2016/10450 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9172
Karar No: 2016/10450
Karar Tarihi: 07.12.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/9172 Esas 2016/10450 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dolandırıcılık davasında, sanığın hileli hareketlerle haksız menfaat elde ettiği ve dolandırıcılık suçunu işlediğine karar verildi. Sanığa TCK'nın 157/1, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 8.320 TL adli para cezası verildi. Ancak, 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınması karşısında, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu ve bu nedenle hüküm bozuldu.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 157/1, 62, 52/2, 53. maddeleri
- 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine eklenen 6. alt bendi
- 1412 sayılı CMK'nın 321. maddesi
23. Ceza Dairesi         2016/9172 E.  ,  2016/10450 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 8.320 TL adli para cezası


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılanın muhasebe bürosunda çalışan şikayetçi..."in kendisine verilen 7.500 TL’yi hesaba yatırmak için bankaya gittiği, bankanın ikinci katına çıkarken sanığın şikayetçinin arkasından seslendiği, muhasebe bürosunda çalışan ... ve katılanın isimlerini telaffuz edip şikayetçinin güvenini kazandığı, ..."ın kendisini arayıp aramadığını sorduğu, telefonda muhasebe bürosu ile konuşuyor izlenimi verdiği ve şikayetçinin başka bir yere gidip çek ve para alması gerektiğinin kendisine iletildiğini belirtip şikayetçinin üzerinde bulunan parayı da kendisinin bankaya yatıracağını söylediği, şikayetçiden parayı aldığı ve ayrıldığı iddia olunan olayda;
    Sanığın savunmaları, katılan, şikayetçi ve tanık beyanı, teşhis işlemi, kamera görüntüleri ve tüm dosya kapsamından sanığın hileli hareketlerle haksız menfaat elde ettiği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK"nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/12/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.