Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/5201 Esas 2018/3804 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5201
Karar No: 2018/3804
Karar Tarihi: 22.05.2018

Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/5201 Esas 2018/3804 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2016/5201 E.  ,  2018/3804 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    KATILANLAR : Hazine, ...
    SUÇ : Tefecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Tefecilik suçunda suç tarihinin, kazanç elde etmek amacıyla ödünç paranın verildiği tarih, zincirleme suçlarda ise son suçun işlendiği gün olduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere değişik zamanlarda birden fazla kişiye kazanç karşılığı ödünç para verilmesi halinde zincirleme tek tefecilik suçunun oluşacağı nazara alındığında; UYAP üzerinden yapılan sorgulamada sanık hakkında aynı suçtan Elmalı Asliye Ceza Mahkemesinde 2012/110 Esas sayılı kamu davası açıldığının anlaşılması karşısında, anılan davanın akıbetinin araştırılması, derdest ise işbu dosya ile birleştirilmesi, karara çıkmış ve kesinleşmiş ise onaylı örneğinin getirtilerek incelenmesinden sonra suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesinti oluşup oluşmadığının ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının saptanması, ayrıca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin belirlenmesi halinde sanığa TCK"nın 241. maddesi gereğince verilecek cezadan aynı Kanunun 43/1. maddesi uyarınca artırım yapıldıktan sonra kesinleşen dava dosyasından verilen cezanın mahsubu ile oluşur ise aradaki fark kadar cezaya hükmedilmesi, hukuki kesintinin gerçekleşmesi halinde ise ayrı ceza verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,

    Kabule göre de;
    5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel cezalar belirlenirken, söz konusu maddenin 1. fıkrasında 7 bent halinde sayılan hususlar göz önünde bulundurularak ve somut gerekçeler tek tek belirtilmek suretiyle ilgili kanun maddelerindeki cezaların alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılması gerektiği gözetilmeden, "suçun işleniş şekli, sanığın kastının yoğunluğu, sanığın amacı, suçtan sonraki davranış biçimi, suçun işlendiği yer ve zaman, şahsi ve sosyal durumu, suç sebep ve saikleri" şeklindeki maddede yazılı ibarelerin soyut tekrarıyla yetinilip madde içeriğinde belirtilmeyen ve TCK"nın 43. maddesinin uygulanma gerekçesi olabilecek "tefecilik suçundan yargılamasının olması..." şeklinde teşdit gerekçesi olarak kullanılmak suretiyle aynı Kanunun 61. maddesine aykırı davranılması,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren TCK"nın 53. maddesiyle ilgili iptal kararının yeniden değerlendirilmesi lüzumu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 22/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.