2. Ceza Dairesi 2020/12500 E. , 2020/11654 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuklar hakkında hükmolunan hapis cezasının, TCK"nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi karşısında, ertelemenin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, uygulamanın daha lehe olması nedeniyle tebliğnamedeki 4 nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiş,dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Suça sürüklenen çocukların, müştekiye ait park halindeki aracı düz kontak yaparak çalmaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu halde, suç vasfında yanılgıya düşülerek aynı Kanun"un 141/1 maddesi ile uygulama yapılması,
2-Müştekinin 12.06.2013 tarihli celsede, karşılanmasını istediği herhangi bir zarar talebinin bulunmadığını beyan etmesi, suça sürüklenen çocuk ...’ın 15.10.2015 tarihli talimatla alınan savunmasında, zararı ödemek istemediğini beyan ettiği, suça sürüklenen çocuk ...’in 02.02.2016 tarihli celsede müştekinin zararını karşıladığını beyan etmesi karşısında;müştekiden suç nedeniyle oluşan zararının tam olarak karşılanıp karşılanmadığı ve ne zaman giderildiği çelişkiye yer bırakmayacak şekilde sorularak bu husus açıklığa kavuşturulduktan sonra sonucuna göre, kısmi iade gerçekleştiğinin tespiti halinde suça sürüklenen çocuk ... hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rızası bulunup bulunmadığı sorulup, sonucuna göre hakkında 168/1-2-4. maddesinin; tam iade gerçekleştiğinin tespiti halinde ise suça sürüklenen çocuk ... hakkında 168. maddesinin uygulanma koşullarının değerlendirilmesi gerekirken bu yönden araştırma yapılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ...’in işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması gerekli olduğu halde, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-Müştekinin uğradığı “zararı tamamen giderdiğinden “ bahisle suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK’nın 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmü uygulandığı halde, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesindeki koşullar tartışılırken “zararın karşılanmadığı” şeklindeki gerekçe ile 5271 sayılı CMK.nun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle hükümlerde çelişkiye düşülmesi,
5-Kabule göre de;
Suça sürüklenen çocuklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 141/1, 143,168/1,31/3, 62. maddeleri gereğince tayin olunan 2 ay 17 gün hapis cezasının aynı Kanun’un 50/1-a maddesi uyarınca günlüğü 20.00 TL hesabı ile 1540,00 TL yerine hesap hatası sonucu 1740,00 TL adli para cezasına çevrilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 03.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.