Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/27280
Karar No: 2017/1647
Karar Tarihi: 13.02.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/27280 Esas 2017/1647 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/27280 E.  ,  2017/1647 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    KARAR

    Davacı vekili, ortaklığın giderilmesi davasına konu 21 parsel sayılı taşınmazdaki üç kat ve teras kattan oluşan evin vekil edeni tarafından inşaa edildiğini, sözkonusu muhdesatın 20.08.1984 tarihinde dava dışı..."tan kargir yapı olarak satın alındığını ve daha sonrasında betonarme binaya dönüştürüldüğünü açıklayarak, betonarme binanın vekil edenine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılardan İhsane, ....iye ve .... vekili, davacının muhdesatı 1984 yılında aldığını iddia ettiğini, ancak 1992 yılında tapudan pay satın aldığını, davacının diğer paydaşların rızasını almadan diğer katları yaptığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen kararın, yapılan araştırma ve soruşturma ile toplanan delillerin hüküm vermeye yeterli olmadığı gibi, varılan sonucun da dosyada toplanan delillere ve yasal düzenlemelere uygun düşmediği gerekçesi ile Yargıtay 7.Hukuk Dairesi"nin 10.04.2013 tarih ve 2012/9046 E., 2013/678 K. sayılı ilamı ile BOZULMASI üzerine, mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen karar davacı vekili ile davalılardan .... ve ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Dava, muhdesat tespiti isteğine ilişkindir.
    Az yukarıda değinilen bozma ilamında; muhdesatın her bir katı ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle hangi tarihte meydana getirildiğinin, özellikle muhdesatın zemin katının davacının tapuda paydaş olduğu tarihten önce mevcut olan yapının tadilatı ile oluşup oluşmadığının, bu şekilde oluşmuş ise, mevcut muhdesatın oturulabilir hale getirilebilmesi için yapılan harcamaların yeni bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olup olmadığının, muhdesatın davacı tarafın tapuda paydaş olmasından önce mevcut olması halinde, muhdesatın mukadderatının arza tabi olması nedeniyle muhdesatın arzdan ayrı satışa konu edilmesi mümkün olamayacağı ve satın alma ile ancak taşınmaz üzerindeki muhdesatın aynı oranda payını satın almış olduğu gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi, muhdesatın davacının taşınmazda paydaş olduğu tarihten sonra meydana getirildiğinin belirlenmesi halinde davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği hususları üzerinde durulmuştur.
    Her ne kadar mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de bozma kararı uyarınca araştırma inceleme yapılmamıştır.
    Mahkemece; uyulan bozma ilamı doğrultusunda, taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, HMK"nun 259/2. maddesi uyarınca tanıklar keşif mahallinde dinlenilmeli, muhdesatın her bir katı ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle hangi tarihte, kim tarafından, ne şekilde meydana getirildiği, özellikle muhdesatın zemin katının yıkılıp yeniden mi inşa edildiği, davacının tapuda paydaş olduğu tarihten önce mevcut olan yapının tadilatı ile mi oluştuğu, bu şekilde oluşmuş ise, mevcut muhdesatın oturulabilir hale getirilebilmesi için yapılan harcamaların yeni bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olup olmadığı hususları, taraflar, tanıklar ve uzman bilirkişiden sorulmalı oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Kabüle göre ise; davacı yararına hükmedilen vekalet ücretinin harcı yatırılan dava değeri üzerinden hesaplanması ve yargılama sonucunda hüküm altına alınacak nispi karar ve ilam harcından, aynı şekilde 6100 sayılı HMK"nın 326/2. maddesi uyarınca hesaplanacak yargılama giderinden ve davacılar yararına takdir edilecek vekalet ücretinden, her bir davalının, dava konusu taşınmazın tapuda paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı olması halinde tapudaki payları oranında, elbirliği mülkiyetin sözkonusu olması halinde ise miras payları oranında sorumlu tutulmaları gerekir. Dava konusu muhdesatın üzerinde bulunduğu 21 parsel sayılı taşınmaz davacı ile davalılar ve davalıların murisleri adlarına kayıtlı olup paylı mülkiyet söz konusudur. O halde davalıların, hesaplanan nispi karar ve ilam harcından, aynı şekilde 6100 sayılı HMK"nın 326/2. maddesi uyarınca hesaplanacak yargılama giderinden ve harcı yatırılan dava değeri üzerinden davacılar yararına takdir edilecek vekalet ücretinden, tapudaki payları oranında sorumlu tutulmaları gerekirken, tahsilde tekürrür olmamak kaydı ile müştereken ve müteselsilen davalılar.... ve..."tan tahsiline karar verilmesi de doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Davacı vekili ile davalılar... ve.... vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde ayrı ayrı temyiz edenlere iadesine 13.02.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi