Esas No: 2021/4432
Karar No: 2021/4011
Karar Tarihi: 14.09.2021
Danıştay 4. Daire 2021/4432 Esas 2021/4011 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/4432
Karar No : 2021/4011
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İnşaat Dış Ticaret ve Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, vergi inceleme raporuna istinaden 2011/12 dönemi için re'sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Kanun’un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava konusu ihbarnamelerin, dava dilekçesi ekinde sunulan tebliğ alındısına göre usulüne uygun olarak davacıya 25/09/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davanın tebliğden itibaren 30 günlük dava açma süresi içerisinde, en geç 27/10/2014 tarihinde açılması gerekirken, bu sürenin geçirilmesinden çok sonra 02/10/2020 tarihinde açıldığı, dava açma süresinin geçmesinden sonra işlemin iptali talebiyle 17/07/2020 tarihinde idareye yapılan başvurunun dava açma süresini canlandırmayacağı anlaşıldığından ihbarnamelerin iptali istemiyle açılan iş bu davanın süre aşımı nedeniyle esasını inceleme olanağı bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın hukuka ve usule uygun olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, 123,60 TL maktu karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 14/09/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı adına, vergi inceleme raporuna istinaden 2011/12 dönemi ilişkin olarak re'sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Kanun’un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı kabul eden Bölge İdare Mahkemesi kararı davalı idarece temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-a maddesinde, iptal davaları; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu, maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmış olup, bu anlamda idari işlem, idari makamlar tarafından bir kamu hizmetini yürütmek üzere kendilerine tanınan kamu gücü kullanılarak, tek yanlı iradeyle tesis edilen ve tesis edildikleri alanda bulunan kişilerin menfaatini doğrudan etkileyen, onların hak ve menfaatleri ile yükümlülüklerinde değişiklik yapan veya yenilik doğuran her türlü irade açıklaması olarak ifade edilmekte, içtihat ve doktirinde belirlenen hukuki nitelikleri gözönüne alındığında da, "bir idari işlemin doğuracağı hukuksal sonucun" o işlemin konusunu oluşturacağı, konusu meşru ve mümkün olması gereken idari işlemlerin doğuracağı sonuçların, önceden yasalarla ve diğer düzenleyici işlemlerle belirlenmesi gerekmektedir.
Sözü edilen Yasa'nın 7/1. Maddesinde de, dava açma süresinin, vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu belirtilmiş; 15/1-b maddesinde ise, süre aşımı halinde davanın reddine karar verileceği hükme bağlanmış; yine aynı Kanunun 10. maddesinde ise, ilgililerin, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari makamlara başvurabilecekleri; altmış gün içerisinde cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı; ilgililerin, altmış günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre, Danıştay'da, idare ve vergi mahkemelerinde dava açabilecekleri; altmış günlük süre içinde idarece verilen cevabın kesin olmaması halinde, ilgilinin, bu cevabı, istemin reddi sayabileceği gibi, kesin cevabı da bekleyebileceği; bu takdirde, dava açma süresinin işlemeyeceği; ancak, bekleme süresinin başvuru tarihinden itibaren altı ayı geçemeyeceği; dava açılmaması veya davanın reddi hallerinde, altmış günlük sürenin bitiminden sonra yetkili idari makamlarca cevap verilirse, cevabın tebliğinden itibaren (mahkemesine göre dava açma süresi içinde) dava açılabileceği öngörülmüştür.
Bu hükümlere göre; yapılan başvuruya altmış gün içerisinde idarece verilen cevabın kesin olması veya başvurunun anılan süre içerisinde cevap verilmemek suretiyle zımnen reddedilmesi hallerinde, söz konusu işlem veya işlemler hakkında başka bir idari mercie itiraz edilmeksizin, davanın, cevabın tebliğini veya cevap verilmemek suretiyle geçen altmış günü izleyen günden itibaren, açıklanan 7. maddede, davanın açılacağı idari yargı yerine göre belirlenen dava açma süresi içinde açılması mümkün bulunmaktadır.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 126.maddesinde öngörülen düzeltme zamanaşımı süresi içinde olmak koşuluyla, mezkur Yasa'nın “Düzeltme Talebi” başlıklı 122. maddesinde; ''mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile isteyebilecekleri'', 124. maddesinde de, ''vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme başvurusu reddolunanların şikayet yolu ile Maliye Bakanlığı’na müracaat edebilecekleri'' hükmüne yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, bu maddenin uygulanabilmesi için ilgili hakkında mutlaka aynı konuda idarece daha önce re'sen tesis edilmiş bir işlemin bulunması ve söz konusu işlemde olduğu belirtilen ''vergi hatası''nın da düzeltilmesi talebinin mükellefin bağlı olduğu vergi dairesince olumsuz cevaplanması veya Yasa'da öngörülen sürede yanıtlanmaması gerekmektedir. Şu halde, düzeltme şikayet sonrasında davaya konu edilebilecek işlem; vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yapılan vergi hatalarının düzeltilmesi istemlerinin reddi işleminin, 213 sayılı Kanun’un 124. maddesi hükmü gereğince, şikayet yoluyla yapılacak başvuru sonucu, Maliye Bakanlığınca tesis edilecek ret işlemidir.
Olayda, ihbarnamelere konu vergi ve cezanın 2011 yılına ilişkin olması ve vergiyi doğuran olayın üzerinden 5 yıllık düzeltme zamanaşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle anılan başvurunun, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 120 ve devamı maddeleri kapsamında yapılmış düzeltme başvurusu olarak da kabulüne olanak bulunmadığı sonucuna varıldığından, sonucu itibariyle hukuka aykırı olmayan temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının iş bu gerekçeyle onanması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.