16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11647 Karar No: 2020/1775 Karar Tarihi: 05.03.2020
Silahlı terör örgütüne üye olmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/11647 Esas 2020/1775 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verildiği belirtiliyor. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosyanın incelendiği ifade ediliyor. Dosyanın incelenmesi sonucunda, yargılama sürecindeki tüm usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapıldığının ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği ifade ediliyor. Sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdükleri sair nedenlerin yerinde görülmediği belirtilerek temyiz davasının esastan reddine karar veriliyor. Ancak, SEGBİS vasıtasıyla kaydedilen savunmasına ilişkin SEGBİS çözüm tutanağı düzenleyen bilirkişiye ödenen ücretin yargılama gideri olarak sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar veriliyor. Kanuna aykırı olan bu durumun düzeltilerek hükmün onanması isteniyor. Kararda 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 314/2, TCK'nın 62/1, 53, 58/9, 63. maddelerinin uygulandığı belirtilmektedir. Ancak bu maddelerin içeriği hakkında detaylı bilgi verilmediği için açıklama yapılamamaktadır.
16. Ceza Dairesi 2019/11647 E. , 2020/1775 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi.
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık ve müdafiin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdükleri sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Duruşmada SEGBİS vasıtasıyla kaydedilen savunmasına ilişkin SEGBİS çözüm tutanağı düzenleyen bilirkişiye ödenen ücretin yargılama gideri olarak sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmeyip CMK"nın 303/1. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün yargılama giderine ilişkin fıkrası bütünüyle çıkarılarak yerine "Sanığın sebebiyet verdiği 40 TL yargılama giderinin sanıktan tahsili ile Hazineye gelir kaydına" cümlesinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.