
Esas No: 2016/10683
Karar No: 2017/5619
Karar Tarihi: 05.07.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/10683 Esas 2017/5619 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, davalının müvekkili bankadan aldığı kredi kartının kullanılmasından doğan borçlarını ödenmediğinden, aleyhine ... 9. İcra Müdürlüğü"nün 2015/862 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalının alacağın %20" sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin çalıştığı dava dışı .... tarafından bankalardan kredi kartı temin etmelerinin istenildiğini, bu kredi kartlarının şirket tarafından kullanıldığını, gerçek borçlunun söz konusu şirket olduğunu ileri sürerek davanın reddi ile davacının % 20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı banka tarafından davalıya kredi kartına bağlı 36 ay taksitle kullandırılan borcun kredi kartından ayrı borç doğuran tüketici kredisi hükümlerine tabi bir borç olduğu, davacı tarafından keşide olunan 30.09.2014 tarihli ihtarla, borcun tamamının istenmesi, keza birbirini izleyen iki taksitin ödenmemesi halinde kalan borcun tümünün ifasının saklı tutulduğuna dair de taraflar arasında sözleşme hükmü bulunmadığından, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 10. Maddesi (6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 22. Maddesi) uyarınca mevcut tüm kredi borcunun muacceliyet kesbetmediği, ancak icra takip tarihi itibariyle muaccel olan borcunu talep edebileceği gerekçesiyle takibin 3.807,83 TL’ lik miktar ve uygulanacak faiz üzerinden iptaline ve koşulları oluşmadığından tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kredi kartı alacağının tahsili için başlatılan icra takibinde itirazın iptaline ilişkindir. İcra takibinden önce davacının muaccel olmuş kredi kartı borcunun banka tarafınan 36 takside bölünerek yeniden yapılandırıldığı, davalının da yapılandırma sözleşmesine uymayarak temerrüde düştüğü anlaşılmaktadır. Mahkemece davalının kredi kartından dolayı takip tarihi itibariyle 5464 sayılı yasa hükümleri gözetilerek, borç miktarı belirlenip takipten önce yapılan ödemelerin de mahsubu ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.