10. Hukuk Dairesi 2013/12111 E. , 2014/7489 K.
"İçtihat Metni"
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava; 06.04.2001 tarihli iş kazasında ölen sigortalılar hak sahiplerine bağlanan gelirlerden oluşan Kurum zararının tahsili istemine ilişkin olup, 5510 sayılı Yasanın 21. maddesiyle yeniden getirilen “sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı” tazmin hükmünün, 5510 sayılı Yasanın yürürlüğü öncesinde gerçekleşen iş kazalarından kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı gözetildiğinde, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 9, 10 ve 26. maddeleridir.
506 sayılı Yasanın 10. madde hükmüne göre, sigortalı çalıştırılmaya başlandığının süresi içinde kuruma bildirilmemesi halinde, Kuruma bildirilmeyenler için iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde gerekli sigorta yardımlarının Kurumca sağlanacağı, ancak, sağlanan bu yardımların ve yapılan masrafların bağlanan gelirlerin aynı yasanın 26. maddesinde yazılı sorumluluk halleri aranmaksızın işverene ayrıca ödettirileceği öngörülmüştür. 10. madde koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde; işverenin, tarafların kusur oranı gözetilmeksizin belirlenen ilk peşin sermaye değeri ve yapılan ödemelerden, Borçlar Kanununun 43-44. maddeleri (6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 51-52. maddeleri ) uyarınca sigortalının kusurunun %50"sinden az olmamak üzere hakkaniyet indirimi yapılarak, kurum zararından sorumlu olması gerekir.
506 sayılı Yasanın 26. maddesinde; “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca sigortalıya veya hak sahibi kimselerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan
./..
-2-
her türlü giderlerin tutarları ile gelir bağlanırsa bu gelirlerinin 22nci maddede belirtilen tarifeye göre hesaplanacak sermaye değerleri toplamı ... Kurumca işverene ödettirilir. (Ek cümle: 29/07/2003-4958 S.K./28. md.) İşçi ve işveren sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır. …” hükmü öngörülmüş olup, maddenin açık hükmünden de anlaşılacağı üzere madde, kusur sorumluluğuna dayanmakta olup, davalılar Kurumun rücu alacağından kusurları oranında sorumludur.
Somut olayda, işveren davalının %50, dava dışı %25, her bir sigortalının kendi ölümünden %25 oranında kusurlu olduğu, sigortalı yönünden 10. madde koşullarının oluştuğu, buna göre davalının hak sahiplerine bağlanan ilk peşin değerli gelirlerin %87,5 kusur karşılığından sorumlu tutulması gerekir. yönünden ise; 26. madde koşullarının oluştuğu, davanın teselsül hükümlerine dayalı olarak açılmamış olduğu, buna göre davalının,’un hak sahiplerine bağlanan ilk peşin değerli gelirlerin %50 kusur karşılığından sorumlu tutulması gerekir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanunî gerektirici sebeplere ve özellikle, Mahkemece gerekçede davanın yasal dayanağının 506 sayılı Yasa olmasına karşın 1479 sayılı Yasanın 63. maddesi olarak gösterilmesi, sigortalı yönünden 10. madde, yönünden 26. madde koşullarına ve teselsül hükümlerine göre hesap yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınması isabetsiz ise de, bu isabetsizliğin davadaki talep ve hükmedilen miktar itibariyle bu aşamada sonuca doğrudan bir etkisinin bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 01.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.