1. Hukuk Dairesi 2016/911 E. , 2019/1766 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakanı İsmail’in maliki olduğu dükkan vasıflı 14 parsel sayılı taşınmazını intifa hakkını üzerinde bırakıp oğulları olan davalılara 1/2 paylarla satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde miras payına karşılık gelen bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, temlikin mal kaçırma amaçlı olmadığını, mirasbırakanın denkleştirme amacı taşıdığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece; çekişme konusu taşınmazın davalılara temlikinin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece ‘’...kısa kararda davacı yönünden1/3 pay üzerinden kabul kararı, gerekçeli kararda 2/8 pay üzerinden kabul kararı verilmek suretiyle kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar oluşturulması doğru değildir.Anılan çelişkinin, iptal ve tescile karar verilen payların değiştirilmesi sonucunu doğurduğu gözetildiğinde yazı ve hesap hatası olarak nitelendirilmesi de mümkün değildir. Hal böyle olunca; hüküm 10.04.1992 tarihli ve 1992/7 Esas, 1992/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı çerçevesinde bir karar verilmek üzere bozulmalıdır.’’ açıklaması ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde temlikini muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.03.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili ... geldiler davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı ... vekili Avukat gelmedi yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak ve özellikle temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanarak davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalıların esasa yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun(HMK) 26. maddesi hükmü gereğince hakim, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda taleple bağlılık ilkesi denilmektedir.
HMK"nın 26. maddesi ve doğru sicil oluşturma ilkesi uyarınca çekişmeli taşınmazda davacıların miras payı oranında tapu kaydının iptali ile iptal edilen payın davacılar adına tesciline kalan payların davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken davalıların payı yönünden yeniden tescil hükmü kurulması doğru değildir.
Ne var ki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerekli kılmadığından hükmün; 1. bendi hükümden çıkarılarak yerine 1. bent olarak, “1-Davanın kabulü ile;... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 255 ada, 14 parseldeki davalılar adına olan 1/2"şer paylı tapu kaydının davacının miras payı oranında iptali ile 2/8"inin davacı ... kızı ... adına tapuya tesciline, kalan payların davalılar üzerinde bırakılmasına” ibaresinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 2.037.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına ve peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 12/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.