13. Ceza Dairesi Esas No: 2020/3932 Karar No: 2020/3347 Karar Tarihi: 04.03.2020
Mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/3932 Esas 2020/3347 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm, mala zarar verme suçu nedeniyle sanığın mahkum edilmesine karar verdi. Ancak, hükümden sonra yürürlüğe giren bir kanunla, uzlaşma kapsamına alınan suçlar arasında yer alan mala zarar verme suçunun, yeni kanunla birlikte etkin pişmanlık hükümlerine tabi olmadığı belirtildi. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151. maddesi, mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamına alındığını belirtirken, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi ve sonuçlarına göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
13. Ceza Dairesi 2020/3932 E. , 2020/3347 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarıldığı, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü de gözetilerek sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 151. maddesinde tanımı yapılan mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 04/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.