10. Ceza Dairesi 2020/1 E. , 2020/41 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığının, 10/12/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki erteli cezanın aynen infazına dair Altınözü Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2017 tarihli ve 2009/12 esas, 2009/44 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/12/2017 tarihli ve 2017/1103 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 17/12/2019 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında, 01/11/2006 tarihinde askerlik görevini yaptığı sırada işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı yapılan yargılama sonucunda, Altınözü Sulh Ceza Mahkemesinin 28/05/2009 tarihli ve 2009/12 esas, 2009/44 sayılı kararıyla TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeksizin kesinleştiği,
2- Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin kararın kesinleşmesini müteakip Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce tedbirin infazına başlaması için sanığa gönderilen uyarılı ilk başvuru davetiyesinin tebliğine rağmen sanığın kuruma müracaat etmemesi üzerine Altınözü Sulh Ceza Mahkemesinin 03/08/2010 tarihli ve 2009/12 esas, 2009/44 sayılı ek kararıyla TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 51. maddesi gereğince cezasının ertelenmesine karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin 13/09/2010 tarihinde kesinleştiği,
3- Hükümlünün denetim süresi içinde 15/01/2011 tarihinde işlediği iddia edilen kamu görevlisine hakaret suçundan mahkûmiyetinin kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine Altınözü Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2017 tarihli ve 2009/12 esas, 2009/44 sayılı ek kararıyla erteli hapis cezasının aynen infazına karar verildiği,
4- Hükümlünün bu karara itiraz ettiği ancak Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/12/2017 tarihli ve 2017/1103 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine kesin olarak karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Suç tarihinden sonra, 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesinin yeniden düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, deneme süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediği anlaşılan sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7/2. maddesi gereğince hukukî durumunun yeniden değerlendirilip uyarlama yargılaması yapılması gerekirken, hükmün aynen infazına karar verildiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/12/2017 tarihli ve 2017/1103 değişik iş sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık hakkında 28/05/2009 tarihli ilk kararla tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, ancak tedbire aykırı davrandığının tespit edilmesi üzerine ek kararla hüküm kurulduğunun anlaşılması karşısında, sanık lehine uygulama yapılarak 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yasal olarak imkan bulunmadığı, yine yargılama konusu olan suçun daha önce başka bir suçtan dolayı verilmiş olan tedavi veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlenmemesi nedeniyle aynı Kanunla değişik TCK’nın 191/5. maddesinin de somut olayda uygulanma imkanı bulunmadığı anlaşıldığından, sanık hakkında 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun uyarınca lehe değerlendirme yapılması için itirazın kabul edilmesi gerektiği düşüncesine dayanan kanun yararına bozma talebi yerinde görülmemiştir.
Bununla birlikte, incelenen dosya kapsamına göre, sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildikten sonra uyarılı ilk başvuru davetiyesinin tebliğ edilmesine rağmen Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne müracaat etmediği gerekçesiyle Mahkemeye bildirimde bulunulması üzerine, Mahkemece duruşma açılmadan ve “tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının iddia edilmesi nedeniyle, duruşmaya gelip bu konuda beyanda bulunması veya diyeceklerini duruşma gününe kadar yazılı olarak bildirmesi gerektiği, mazeretsiz olarak duruşmaya gelmediği ve diyeceklerini yazılı olarak bildirmediği takdirde tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığı kabul edilerek hakkında cezaya hükmolunabileceği” uyarısını içeren davetiye tebliğ edilmeden veya savunması alınmadan ek kararla cezalandırılmasına karar verilmesi yasaya aykırı olup, bu nedenle Altınözü Sulh Ceza Mahkemesinin 03/08/2010 tarihli ve 2009/12 esas, 2009/44 sayılı ek kararına karşı kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre;
1- Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/12/2017 tarihli ve 2017/1103 değişik iş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
2- Sakarya 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/05/2017 tarihli ve 2016/928 esas, 2017/717 sayılı kararına karşı kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE,13.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.