Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/4500 Esas 2020/1764 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4500
Karar No: 2020/1764
Karar Tarihi: 04.03.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/4500 Esas 2020/1764 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum edildiği ve bu kararın temyiz edildiği belirtiliyor. Dosya kapsamı ve sanığın örgüt içindeki konumu ile uyuşmayan yetersiz gerekçe ile fazla ceza tayin edildiği ve örgüt mensubu olan sanık hakkında sadece TCK’nun 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmediği gerekçeleriyle hüküm BOZULUYOR. Hükümde TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 63, 58/9 maddeleri delaletiyle 58/6 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtiliyor.
16. Ceza Dairesi         2019/4500 E.  ,  2020/1764 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Ağır Ceza Mahkemesinin 08.06.2018 tarihli ve 2018/111 - 2018/153 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 63, 58/9 maddesi delaletiyle 58/6 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın örgütle iltisaklı olması nedeniyle kapatılan okullara çocuklarını göndermesinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-) Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak; hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun alt sınırdan makul düzeyde uzaklaşarak bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, sanık hakkında dosya kapsamı ve sanığın örgüt içindeki konumu ile uyuşmayan yetersiz gerekçe ile fazla ceza tayin edilmesi,
    2)- Kabul ve uygulamaya göre de;
    Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK’nun 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, müsnet suçun niteliğine, mevcut delil durumuna ve dosya kapsamına göre tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Konya 10.Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.