20. Hukuk Dairesi 2017/5747 E. , 2019/6943 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... . Mahkemesine sunduğu 13/12/2007 hakim havale tarihli dava dilekçesinde özetle; kendisi, ..., ... ve ... ile hisseli ve 1/4"ü kendisi adına kayıtlı tapulu zeytinliğinin olduğunu, bu zeytinliğin kendisine satılırken gösterilen kısmını 1999 yılından beri kendisinin kullandığını, ağaçlardaki zeytinleri topladığını, bu zeytinliğin bulunduğu .... köyünde kadastro tespit çalışmalarının yapıldığını, bu çalışma sırasında taşınmazın 5 parçaya bölünerek bu parsellerde de tüm hissedarlar adına önceki tapu kaydına uygun paylar oranında tespitler yapıldığını, zeytinliğin .... köyü 160 ada-1 parsel, 161 ada-1 parsel, 162 ada-1 parsel, 163 ada-1 parsel, 164 ada-1 parsel olarak kendi adına tespit edildiğini, bu parsellerden 4/16"sının kendi adına tescil edildiğini ancak bu tespit sırasında taşınmazın küçültülerek 15.879 metrekare azaltım yapıldığını, kadim zeytinliğin hem çok küçüldüğünü, hem de işe yaramaz parçalara ayrıldığını, yapılan bu kadastro tespitinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ve 2007 yılında askıya çıkarılmış olan bu tespite yasal süresi içerisinde eldeki davayı açtığını, bu nedenlerle hatalı yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın bir bütün olarak tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davanın ilk olarak ..... Kadastro Mahkemesinin 2007/99 Esasına kayıtlı olarak 13/02/2007 tarihinde açıldığı, davacı ... vekilinin vekaletnamesini sunarak 26/02/2008 tarihli dilekçesinde dava konusu parsellerden 4 numaralı taşınmaz için ..., ... ve ... tarafından davacı ..."a ..... Kadastro Mahkemesinin 2007/111 E. sayılı dosyasında tespite itiraz davası açıldığını ve usul ekonomisi gereği davaların birleştirilmesini talep ettiği, ... Kadastro Mahkemesinin 2007/111 E. sayılı dosyasının ... Kadastro Mahkemesinin 2007/99 E. sayılı dosyası ile birleştirildiği, ... Kadastro Mahkemesinin kapatılması sonucunda dosyanın .... Kadastro Mahkemesinin 2013/64 Esasına kaydedildiği, .... Kadastro Mahkemesinin 2013/64 E.- 2014/2 K. sayılı kararı ile birleşen ..... Kadastro Mahkemesinin 2007/111 E. sayılı dosyasının tefrikine, asıl dosya yönünden ise görevsizlik kararı verildiği, kararın temyiz edilmemesi üzerine kesinleştiği, görevsizlik kararı verilen dosyanın .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/98 Esasına, tefrik edilen 2007/111 E. sayılı dosyanın ise ..... Kadastro Mahkemesinin 2014/1 Esasına kaydedildiği, ..... Kadastro Mahkemesinin 2014/1 E.- 2014/38 K. sayılı ile davacıların fiili paylaşımı dikkate alınarak 162 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 26/06/2009 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) ile gösterilen 16.667,70 m2 kısmın 1/2 pay oranında ... ve ..., (B) ile gösterilen 6485,55 m2 kısmın ..., (C) ile gösterilen 17.681,50 m2 kısmın ... adına tespit ve tesciline karar verildiği, kararın temyiz edilmemesi üzerine 09/09/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacılar vekili katıldığı 17/12/2015 tarihli duruşmada; kadastro mahkemesinde verilen kararla yetinerek davayı takip etmediklerini beyanla dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, duruşmada hazır bulunan davalı karşı davacı vekili de davayı takip etmediklerini beyan etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacılar vekilinin davayı takip etmeyeceklerine ilişkin beyanı dikkate alınarak davanın açılmamış sayılmasına, davacı ve davalıların yaptıkları yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin yasal hasım olması nedeniyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş, karar davalı Hazine ve Orman Yönetimi vekili tarafından vekalet ücretine ilişkin olarak temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından; davacılar vekili ve davalı karşı davacı vekilinin 17/12/2015 tarihli celsedeki beyanları dikkate alındığında mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Ancak davalı Hazine ve Orman Yönteminin duruşmada kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri, mahkemece davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK"nın 331/3. maddesinde “Davanın açılmamış sayılmasına karar verilen hâllerde vekalet ücreti de dahil yargılama giderleri davacıya yükletilir” hükmünün yer aldığı yine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1. maddesinde "Görevsizlik, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce karar verilmesi durumunda, tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonraki aşamada ise tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez..." düzenlemesine yer verildiği ve dava halde, mahkemece davalılar yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 4 numaralı bendinin hükümden çıkartılarak yerine "Davalı Hazine ve Orman Yönetimi kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini temsil ettiren davalılara verilmesine” maddesinin eklenmek suretiyle ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/11/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.