5. Hukuk Dairesi 2016/23326 E. , 2017/18964 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, ... parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Ancak;
1)Dava konusu taşınmazın başka paydaşları tarafından açılan ... ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/68E. sayılı dava dosyasında 02.04.2012 değerlendirme tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın m2"sine 185,00-TL değer biçildiği ve bu metrekare bedelinin Dairemizin 2015/629E-2015/7225K. sayılı ilamı ile denetimden geçtiği gözetilerek, yaklaşık 11 ay sonra açılan eldeki davada 26.02.2013 değerlendirme tarihi itibariyle taşınmaza 178,00-TL/m2 değer biçildiğinden alınan rapor inandırıcı bulunmamıştır.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak
emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Yapılan incelemede; davalı idare tarafından fiilen askeri güvenlik bölgesi yapılmak suretiyle el atılan dava konusu ... parsel sayılı taşınmazın yargılama sırasında imar uygulamasına tabi tutularak yeni imar ada ve parsellerin oluştuğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, mahkemece ... parsel sayılı taşınmazdaki davacılara ait hisselerin imar uygulaması ile hangi parsellere şuyulandırıldığı belirlenip, yeni oluşan imar parsellerinin tapu kayıtları, ölçekli krokileri ve imar durumları da getirtildikten sonra yeniden keşif yapılarak, imar uygulaması sonucu oluşan parsellere davalı idare tarafından fiilen el atılıp atılmadığı belirlenip, el atmanın varlığının tespiti halinde davanın kabulüne, fiilen el atılmamakla birlikte kamu hizmetine tahsis edilen parseller yönünden ise, 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa"nın 21.maddesi ile Kamulaştırma Kanunu"nun Geçici 6.maddesinde yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesi"nin 25.09.2013 gün ve 2013/101 karar sayılı ilamı da gözetilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
3)Dava değeri 78.839,76-TL olarak ıslah edildiği ve mahkemece 78.425,00-TL tazminata hükmedildiği halde davanın tam kabulüne ilişkin hüküm kurulması,
Doğru olmadığı gibi;
4)13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Bu durumda; 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi vekalet hükmedilmesi gerektiğinden,
Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 14/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.