20. Hukuk Dairesi 2017/5743 E. , 2019/6934 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine, Orman Yönetimi ve .....tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesinde; sınırlarını bildirdiği Korucular köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir.
17.12.2013 tarihli dilekçe ile ... davaya katılmış, davalı Hazine dava konusu taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tescilini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulü ile 379 sayılı parselin doğu bitişiğinde bulunan tapulama harici (A) harfi ile gösterilen 4171,39 m²"lik taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, asli müdahilin talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine; Yarğıtay 20. Hukuk Dairesinin 06.04.2016 gün ve 2015/7806 E. - 2016/4104 K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "06.12.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi ile; büyükşehir statüsündeki illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Aynı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrasında 1. maddeye göre tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesinin taraf olacağı belirtilmektedir.
Somut olayda; çekişmeli taşınmaz ..... bulunmakta olup; davacı, dava dilekçesi ile her ne kadar davasını yasal hasımlara yöneltmiş ise de, ne var ki; ilgili hükümleri 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 1/2. maddesi ile ..... Belediyesinin sınırları il mülkî sınırları olarak genişletilmiş; bu sınırlar içinde kalan köy ve beldelerin tüzel kişilikleri sona ererek bağlı bulundukları ilçe belediyelerine mahalle olarak katılmışlardır. Bu nedenle, büyükşehir sınırları içine giren davalı köyün tüzel kişiliği yargılama sırasında sona ermiş olup, aynı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü bendiuyarınca yerine bağlı bulunduğu ilçe belediye başkanlığı geçmiştir. Hal böyle olunca, mahkemece; 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, davalı köyün bağlı bulunduğu büyükşehir belediye başkanlığı ve ilçe belediye başkanlığının davaya katılımları sağlanarak taraf teşkili sağlanmalı, delilleri toplanmalı, ondan sonra, davanın esası hakkında bir karar verilmelidir."denilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile 379 sayılı parselin doğu bitişiğinde bulunan tapulama harici (A) harfi ile gösterilen 4171,39 m²"lik taşınmazın bahçe vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, asli müdahilin talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine, Orman Yönetimi ve ..... Büyükşehir Belediyesi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1978 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında dava konusu taşınmaz tapulama harici bırakılmıştır. Yörede dava tarihinden önce 27.02.1977 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile 05.01.1991 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden, 7139 sayılı Kanununun 33. maddesi uyarınca da Orman Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının Mersin Büyükşehir Belediyesine yükletilmesine 26/11/2019 günü oy birliği ile karar verildi.