Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Hakaret suçundan verilen kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre hüküm tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’un 317. maddeleri uyarınca sanık ..."in tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Tehdit suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde ise; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Tanıklar Uğur ve Yılmaz"ın soruşturma aşamasındaki ifadelerinde; sanığın, müştekiye hitaben; “bu iş burada kapanmaz, sonra görüşürüz” dediğini duyduklarını belirtmeleri ve kovuşturma aşamasında da bu ifadelerinin doğru olduğunu söylemeleri karşısında; tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede: Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşıldığından, sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 20/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.