3. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/4691 Karar No: 2020/4845 Karar Tarihi: 28.09.2020
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/4691 Esas 2020/4845 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2020/4691 E. , 2020/4845 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, “Sıraevler”"sitesinden almış olduğu bağımsız bölümde zaman içerisinde konutun dış cephe boyasında hatalı imalatlar nedeniyle çatlamalar ve dökülmeler oluştuğunu ileri sürerek ayıplı imalat nedeniyle meydana gelen zarara ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000.00.TL talep etmiş olup, ıslah ile toplam 8.880.08 TL" nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, ayıp ihbar mükellefiyetinin süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece, bozma ilamına uyulmasından sonra bilirkişiden rapor alınmış, bozma ilamında gizli ayıpların ne kadar sürede ortaya çıkabileceğinin belirlenerek ayıp ihbarı yönünde inceleme yapılması gerektiği belirtilmesine rağmen ""hasarın meydana çıkışı ile ilgili bir süre tahmininde bulunmanın mümkün bulunmadığı, ortaya çıkma süresinin değişebileceği "" şeklinde bozmada belirtilen niteliklere aykırı şekilde belirsiz ifadeler kullanılan rapor doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Bozma ilamına uyulması halinde, bozma doğrultusunda taraflar lehine usuli kazanılmış hak doğar, bu aşamadan sonra bozmanın gereklerinin yerine getirilmesi zorunludur. Davalı Toki nin itirazlarını karşılar nitelikte yeterli bir bilirkişi incelemesi bulunmadığı, karara esas alınan bilirkişi raporunun denetime imkan verir nitelikte gerekçelendirilmediği ve karara esas alınamayacağı anlaşılmaktadır. Hâl böyle olunca, bu rapora itibar edilerek hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece, davalı vekilinin rapora itirazlarını karşılar biçimde önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik bilirkişi heyetinden taraf ve Yargıtay denetimine elverişli yeni bir rapor alınarak, varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma nedenlerine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.