MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ (... 3.İŞ)

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücreti alacalarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A)Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işverenin işyerini kapatacağını söylediğini ve kendisine bütün haklarını aldığına ilişkin bir sözleşme imzalatmak isteğini, ancak imzalamadığını, bunun üzerine davalının iş akdini feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ve fazla mesai alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, 4857 sayılı İş Kanunun 25-ll/g bendi uyarınca iş akdinin bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshedileceği hususunda davacıya ihtarname gönderildiğini, bu ihtarnamenin neticesine göre işlem yapılacağını, davacının iş akdinin henüz feshedilmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verildi.
D) Temyiz:
Kararı süresi içersinde davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı 02.11.2009 tarihinde işten çıkarıldığı iddiası ile alacak talebinde bulunmuş olmasına rağmen hizmet süresini 13.12.2009 tarihine kadar esas alınan bilirkişi raporun itibar edilerek hüküm kurulması HUMK 74. Maddesine(HMK 26. Madde) aykırı olup bozma sebebidir.
3- Davacı, iş sözleşmesinin aleyhe değişiklik içeren belge imzalatılma teklifinin kabul edilmemesi üzerine işverence feshedildiği iddiasında bulunmuş, davalı ise dava tarihi itibariyle iş ilişkisinin devam ettiğini ve ortada bir fesih bulunmadığını, davacının dava açıldıktan sonra devamsızlık yaptığını savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da çalışma süresi buna göre belirlenmiş olup, mahkemece tanıklar yeniden dinlenerek dava tarihi itibariyle iş ilişkisinin devam ettiğinin tespit edilmesi halinde, dava açıldığı tarihte bir fesih olmadığından feshe dayalı hakların istenemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.