Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11177 Esas 2017/5536 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11177
Karar No: 2017/5536
Karar Tarihi: 04.07.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11177 Esas 2017/5536 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/11177 E.  ,  2017/5536 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı tarafından icra takibi başlatıldığını, takip konusu beş bonoda kefil kısmında bulunan imzaların davacıya ait olmadığını,müvekkilinin alacaklı tarafa böyle bir borcunun da bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin takip konusu senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini ve tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, senetleri davacının senetleri kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi borçlusu ... Tekstil ... Ltd Şti "nin senetleri müvekkili bankaya ciro ettiğini, müvekkili bankanın senetler üzerindeki imzaların davacıya ait olup olmadığı hususunu bilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddi istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen 24/06/2014 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre, takip konusu senetlerdeki imzaların davacıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile takibe konu beş adet bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve tazminat talebinin reddine karar verilmiş,hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Davacı taraf icra takibine konu beş adet bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek menfi tespit davası açmıştır. Mahkemece 13.11.2013 tarihinde alınan bilirkişi kurulu raporuna göre imzaların davacıya ait olduğu belirlenmiş,itiraz üzerine 24.06.2014 tarihinde Adli Tıp Kurumundan alınan bilirkişi raporuna göre imzaların davacıya ait olmadığı bildirilmiştir. Her iki rapor arasında çelişki oluşması nedeniyle telafi edici olan 1. ve 2. raporu veren heyetler dışındaki kişilerden oluşacak yeni bir heyetten alınacak rapor ile imzanın davacıya ait olup olmadığının belirlenmesi gerekirken tekrar 2. raporu veren Adli Tıp Kurumundan 2. raporu düzenleyen kişilerinde aralarında bulunduğu heyetten alınan rapora göre karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.