Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1147
Karar No: 2020/210
Karar Tarihi: 03.02.2020

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/1147 Esas 2020/210 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2018/1147 E.  ,  2020/210 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davası hakkında ilk derece mahkemesinden verilen davanın reddine yönelik hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda İstanbul BAM 16. Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davacı ile davalı arasında yaklaşık 30 yıl boyunca devam eden bayilik ilişkisinin davalı tarafın tek taraflı ve haksız feshi ile feshedildiğini, davalının davacı tarafından uzun yıllardır verdiği yatırım ve emeğini yok saydığını, davalının haksız feshi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek 10.000 TL maddi 10.000 TL manevi tazminata karar verilmesini, 17/03/2016 tarihinde sunduğu ıslah dilekçesi ile davalıdan toplam 117.500,00 TL maddi tazminat talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davalı ile davacı arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmenin 17.maddesi uyarınca 01/01/2013 tarihi ile 31/12/2013 arasında geçerli olduğunu ve bitime 15 gün öncesine kadar sözleşmenin uzatıldığına ya da yenilendiğine dair bir anlaşma yapılmadıkça sözleşmenin kendiliğinden sona erdiğini, sözleşme süresince davacının sözleşmeye aykırı davranışlarının olduğunu, bu hususun 20/08/2013 tarihli ihtarname ile davacıya bildirildiğini, sözleşmenin süresi bittiği için sona erdiğini, sözleşmenin feshedilmediğini, davacının zarara uğradığı iddialarının dayanaksız olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı tarafından davacıya gönderilen 20/08/2013 tarihli ihtarnamede davacının sözleşmeye aykırı davranışlarının anlatıldığı, bir fesih bildirimi yapılmadığı, davacının da verdiği cevabi ihtarname ile aksaklıkları gidermek için elinden gelen çabayı göstereceğini bildirdiği, davalının 10/01/2014 tarihli ihtarname ile sözleşmenin bitim tarihi itibariyle yenilenmeyeceğini davacıya bildirdiği, sözleşmenin 17.maddesi uyarınca bitiminden önce en az 15 gün kala sözleşmenin uzadığı ya da yenilendiğine ilişkin taraflarca bir anlaşma yapılmadığı takdirde sözleşmenin fesih ihbarına gerek kalmaksızın kendiliğinden sona ereceğinin düzenlendiği, buna göre tarafların sözleşmenin devam edeceğine ilişkin bir anlaşma yapmadığı, bu itibarla sözleşmenin 31/12/2013 tarihinde kendiliğinden sona erdiği, 10/01/2014 tarihli ihtarname ile bu durumun davacıya bildirildiği, sözleşmenin haksız olarak feshedilmediği gerekçeleriyle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 2017/982 esas ve 2018/214 karar sayılı ve 09/02/2018 tarihli kararı ile; “Davalı tarafından çekilen her iki ihtarnamede fesih ihtarnamesi değildir. Sözleşme, 17.maddede öngörülen düzenleme doğrultusunda taraflarca uzatıldığı veya yenilendiğine ilişkin bir anlaşma yapılmadığı için kendiliğinden sona ermiştir. Dolayısıyla davacı vekilinin sözleşmenin haksız feshedildiği iddiasıyla maddi ve manevi tazminat talebi yerinde değildir. Öte yandan davalı taraf istinaf dilekçesinde taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2014 yılında devam ettiği hususunun taraflar arasındaki İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2014/947 esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda yapılan defter incelemesinde belirlendiğini ileri sürmüş ise de söz konusu raporun hukuki değerlendirme bölümünün ilk paragrafında taraflar arasındaki ilişkinin sona ermiş olduğunun taraflar arasında ihtilafsız olduğunun belirtildiği görüldüğünden bu yöndeki istinaf istemi de yerinde değildir.” gerekçesiyle ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne ilişkin verilen kararın usul ve esas yönden hukuka uygun olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle maddi ve muhakeme hukukuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi